Virginia Hall: İkinci Dünya Savaşı'nın ismi az bilinen kadın casusu
Hayatını kaybettiği 1980'lere kadar da hakkında çok fazla şey bilinmiyordu...
15 Mayıs 2019 03:07
Virginia Hall, üç yıl boyunca Nazi güçlerinin burnunun dibinde savaş sırlarını çalarak, casus ağlarını kurarak, Fransa'da II. Dünya Savaşı sırasında cezaevinden kaçan mahkumlara yardımcı olarak, Müttefik devletlerin düşmanları için büyük bir tehlike arz etti.
3 kilodan daha ağır tahta bir protez bacağı olmasına rağmen sürekli görünüm ve imajını değiştirmeyi başaran Virginia Hall'ın kimliği aynı cephede savaştıkları için de sırdı.
Tüm olağandışı maceralarına rağmen, hayatını kaybettiği 1980'lere kadar da hakkında çok fazla şey bilinmiyordu.
Son zamanlarda biyografik bir kitapla isminin gündeme gelmesinin ardından, son olarak Virginia Hall'un hayatı sinema ekranına da taşınıyor.
Hall'u bu yapımda, Yıldız Savaşları'nın son üçlemesinden tanınan oyuncu Daisy Ridley canlandıracak.
BBC'den Alessandra Corrêa, Virginia Hall'un hayatını derledi.
Av sırasında bacağından vuruldu
ABD'nin Maryland eyaletinde, 1906 yılında zengin bir ailede doğan Hall'un aslında en büyük hayali diplomat olmaktı. Anadili İngilizce'nin yanı sıra Fransızca, İtalyanca ve Almanca'yı akıcı bir şekilde konuşuyordu.
20 yaşında Avrupa'ya okulunu bitirmeye geldi. Ardından Varşova, Venedik ve İzmir'de bulunan Amerikan misyonlarında memur olarak çalıştı.
Ancak diplomat olarak aradığı yükselişi bir türlü gerçekleştiremedi.
Hall'un hayat hikayesini konu alan "Önemi olmayan kadın" (A Woman of No Importance) adlı biyografiyi kaleme alan Sonia Purnell, kadın olduğu için sürekli reddedildiğini ve o zamanlarda Amerika'da hiçbir kadının büyükelçi olarak atanmadığını söylüyor.
Hall'un kariyer hayalleri 27 yaşında av sırasınd, yanlışlıkla sol bacağından vurulunca suya düştü. Bacağı kangrene dönünce, doktorlar, bacağını diz altından ampüte etmek zorunda kaldı.
BBC'ye konuşan yazar Purnell, Hall için, "Spor yapmayı, ata binmeyi ve avlanmayı seven maceracı biriydi. Sakatlandıktan sonra bir kadın olarak hiçbir önemi kalmamış gibi davranıldı ama aslında çok daha önemli bir kadın oldu" diyor.
İspanya'da hayatı değişti
Purnell'e göre sakatlandıktan sonra kendini eve kapatmak yerine maceralara atılmayı seçen Hall, böylece olağandışı işler başardı.
Ülkesi ABD, II. Dünya Savaşı'na 1940 yılına kadar girmese de Hall, cephe hattında, yoğun bombardıman ve makineli tüfek saldırıları altında, Fransız askerleri ambulanslarla taşıdı.
1940 yılında Nazilerin Fransa'yı işgal etmesinin ardından Hall İspanya'ya doğru yola çıktı. Burada ise hayatı değişti.
İspanya'da tren istasyonunda gizli görevdeki bir İngiliz ajanı tarafından fark edilen Hall'a, bu ajan bir telefon numarası verdi. Londra'da bir arkadaşı olduğunu ve bu arkadaşının, ona yapılacak bir şeyler bulabileceğini aktardı.
Bir genelev madamı ve doktoru işe aldı
Hall, Londra'ya doğru yola çıkarak, İngiltere'nin yeni kurulan Özel Harekât Birimi (SOE) çatısı altında gönüllü çalışmaya başladı.
Purnell'e göre SOE'nin düşman topraklarına kadın göndermesine izin verilmiyordu.
Ancak Hall 1941 yılında, New York Post muhabiri kimliğinde Fransa'ya gidebildi. Bu gizli görevde hayatta kalma ihtimali yarı yarıya olarak değerlendiriliyordu.
Nazilere karşı direnişi örgütlemek gibi çok tehlikeli bir görevi olan Hall, Germaine adında 30'larında olan gösterişli, güzel ve bir genelev madamı ile cinsel hastalıklar uzmanı bir doktoru örgütlemeyi başardı.
Purnell'e göre bu kişiler daha sonra, önde gelen askerlere dönüştü.
Germaine, işlettiği geneleve gelen Alman müşterileri üzerinden casusluk yapabiliyordu.
Alman müşterilerine ilaç verdikten sonra uyumalarını sağlıyor, ardından da üniformalarındaki önemli dökümanların fotoğraflarını çekerek Londra'ya gönderilmesine aracılık ediyordu.
Hall'un küçük gizli casusluk örgütü içinde güvenli evler de oluşturulmuştu. Pilotların bu evlere gelerek, kaçan mahkumları İspanya üzerinden ülke dışına kaçırmalarını sağlıyorlardı.
Zamanla bu ağa yemek ve petrol bulmalarını sağlayan tren yolu işçileri ile hükümet çalışanları gibi çok sayıda kişiyi eklediler.
İleride gizli bir orduya dönüşecek bir ağın temelini kurdular.
Düşmanlarının bir adım önünde
Kısa süre içinde Hall, olağanüstü operasyonlarla, ajanları hapisten kaçırıyor, sabotaj görevleri yapıyor, köprüler patlatıyor ve Alman konvoylarına saldırılar düzenliyordu. Üstelik bütün bunları yakalanmadan yapmayı da başarıyordu.
Ünü, dostları kadar ve düşmanları arasında da yayılmıştı.
Almanlar yavaş yavaş parçaları bir araya getirmeye başlamış ve onu "topal hanım" olarak adlandırmıştı. O yüzden Hall'un yürüyüşüne çok dikkat etmesi gerekiyordu. Topallığını saklayabilmek için uzun yürüyüşlere çıkarak egzersiz yapıyordu.
Başardığı en etkileyici şeylerden biri, Kasım 1942'de karlar altındaki Pireneler'i yürüyerek aşıp İspanya'ya kaçmasıydı. Lyon Kasabı lakaplı, tutuklulara bizzat işkence etmesiyle ün salmış korkulan bir Gestapo mensubu olan Klaus Barbie'den kaçmayı başarmıştı.
Hall, kanıtların gösterdiği üzere, Naziler'in kadınlara erkeklere yaptıklarından daha kötü işkenceler yaptığını biliyordu.
Almanlar'ın Hall'u yakalamayı ne kadar çok istediğini bilen İngiltere, onu Fransa'ya göndermeyi reddederek İspanya'da görevlendirdi.
Fakat cepheye gitmekte kararlı olan Hall, CIA'in öncülü olan ABD Stratejik Hizmetler Ofisi tarafından 1944'de tekrar, bu sefer tamamen Nazi işgali altında bulunan Fransa'ya gönderildi.
Bu sefer yaşlı bir çiftçi olan Diane kimliğindeydi.
Gerçekte ise Müttefiklerin, Normandiya çıkarmasına yardımcı olma görevini yürütüyordu.
CIA'e göre Hall orada, Almanlara karşı gerilla savaşı verecek üç tabur direniş gücünün eğitilmesine yardımcı oldu.
Hall'u o dönemde çalışırken gösteren ve 2006'da bulunan bir fotoğrafı, bugün CIA'de bir ofiste asılı.
"Benim için bile anlaşılması zor biriydi"
Virginia Hall savaşın ardından İkinci Dünya Savaşı'ndaki görevleri nedeniyle Hizmet Temayüz Nişanı alan tek sivil kadın oldu.
Ayrıca Britanya İmparatorluk Nişanı ile Fransa Savaş Nişanı aldı.
Fakat Hall, gördüğü ilgiden kaçınarak, 1966'da 60 yaşında emekli olana kadar CIA için çalışmaya devam etti.
Purnell, "İnsanların kendisi hakkında konuşmasını sevmezdi. 1950'lerde, savaş sonrası ortaya çıkan geleneksel kadın anlatısına da uymuyordu" diye hakkında kitap yazdığı Hall'u anlatıyor.
Hall 1982'de yaşamını yitirse de tarihçiler onun sıra dışı hayatıyla ilgili parçaları yeni bir araya getirmeyi başardı.
Purnell, "Kendisi saklamak için ciddi uğraşlara girmişti ve kitap için araştırma yaptığım sıralarda kedi fare oyunu oynadığımızı hissettim" diyor ve ekliyor:
"Benim için bile anlaşılması epey zor biriydi."
Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir