Yargıtay, Mavi Marmara’da mağdur olanlara İsrail’le yapılan anlaşmayı gerekçe göstererek tazminat yolunu kapatan yerel mahkeme kararlarını bozdu. Kararın gerekçesinde İsrail’le 2016’da yapılan anlaşmanın 5. maddesine atıf yapılarak, “Herhangi bir Türk gerçek veya tüzel kişisi tarafından yapılacak başvurularda muhatap Türkiye hükümetidir” denildi.
Mavi Marmara gemisine Akdeniz’in uluslararası sularında İsrail güçlerince 31 Mayıs 2010’da müdahale edilmişti. Olayda 10 kişi hayatını kaybetmiş, çok sayıda kişi de yaralanmıştı. Saldırıda hayatını kaybedenlerin ailelerine tazminat ödemeleri yapıldı ancak yaralananlar da tazminat talebiyle davacı oldu. Yaralıların yerel mahkemelere açtığı davalar, saldırının uluslararası sularda meydana gelmesi ve mahkemenin başka bir devleti yargılama yetkisinin bulunmadığı gerekçeleriyle reddedildi. Temyiz üzerine ise dosyalar Yargıtay 4. Hukuk Dairesine geldi. Daire, yerel mahkemelerin bu yönde verdiği kararları bozdu.
Gerekçe: İsrail'le yapılan anlaşma
Dairenin kararında, Türkiye ve İsrail hükümetleri arasında yapılan görüşmeler sonucunda, “Türkiye Cumhuriyeti ile İsrail Arasında Tazminata İlişkin Usul Anlaşması” isimli anlaşma imzalandığı, anlaşmanın onaylanmasının uygun bulunduğuna dair kanunun ise 20 Ağustos 2016’da kabul edildiği, Bakanlar Kurulu tarafından da onaylanan anlaşmanın 9 Eylül 2016’da yürürlüğe girdiği hatırlatıldı.
Anayasa’nın “Milletlerarası Andlaşmaları Uygun Bulma” başlıklı 90. maddesi gereğince usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası anlaşmaların kanun hükmünde olduğu aktarılan kararda, anlaşma hükümlerinin derdest davalarda da uygulanabileceği belirtildi.
Kararda, Türkiye ile İsrail arasındaki anlaşmanın 4 ve 5. maddelerine atıf yapıldı.
"Türk hükümeti tarafından karşılanacaktır"
Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin kararında, atıf yapılan 5. maddeye göre, “Herhangi bir Türk gerçek veya tüzel kişisi tarafından veya bu kişiler adına, İsrail hükümeti veya gerçek veya tüzel kişilerine karşı herhangi bir para talebi öne sürülmesi veya taleplerin sürdürülmesi halinde, İsrail hükümeti, onun adına hareket edenler ve/veya İsrail vatandaşlarının tüm kayıpları, masrafları, hasarları ve/veya harcamaları Türk hükümeti tarafından karşılanacaktır” hükmünün yer aldığı vurgulandı.
Söz konusu anlaşmadaki düzenlemeler kapsamında, yerel mahkemenin, İsrail devleti aleyhine yapılmış tazminat taleplerinde Türkiye Cumhuriyeti Maliye Hazinesinin davaya dahil edilmesi gerektiği ifade edilen kararda, İsrail ile Türkiye arasındaki anlaşmanın maddeleri değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği kaydedildi.
Yerel mahkemeler Mavi Marmara mağdurlarının açtığı davalarda İsrail ile yapılan anlaşmayı aleyhte yorumlayarak tazminat ödenmemesine hükmetmişti.