CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Yargıtay 16. Ceza Dairesi'nin, 24 Haziran seçimlerinden İstanbul'dan yeniden milletvekili seçilen Enis Berberoğlu hakkındaki davanın dokunulmazlık nedeniyle durması istemini reddetmesine ilişkin, "Türkiye'de adaletin olmadığını tescilleyen bir karar" açıklamasında bulundu.
Kılıçdaroğlu, eşi Selvi, kızı Zeynep Kılıçdaroğlu, CHP Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel ve İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ile Çorlu'daki tren kazasında yaşamını yitiren Oğuz Arda Sel'in annesi Mısra Öz'e taziye ziyaretinde bulundu.
Ziyaretin ardından gazetecilere açıklama yapan Kılıçdaroğlu, ailenin olayın adli açıdan ve Parlamento'daki süreç açısından takip edilmesini istediğini dile getirerek, "Aile, 'Bir daha böyle kazalar meydana gelmesin, insanlar mağdur olmasın. Olayın bütün ayrıntılarıyla soruşturulması, araştırılması çok önemli.' dedi. Biz de aynı önemi kabul ettik, hem Parlamento'da hem yargılama sürecinde olayı yakından izleyeceğimizi aileye ifade ettik" diye konuştu.
"Umuyorum mahkemenin verdiği yanlış karar, başka merciler tarafından düzeltilir"
Kılıçdaroğlu, bir soru üzerine, Yargıtay 16. Ceza Dairesi'nin, yeniden milletvekili seçilen Enis Berberoğlu hakkındaki davanın dokunulmazlık nedeniyle durması istemini reddetmesini şöyle değerlendirdi:
"Enis Berberoğlu kararı, Türkiye'de adaletin olmadığını tescilleyen bir karar. Parlamento'daki görüşmelerde, Anayasa Komisyonu Başkanı maddeyi hangi gerekçeyle düzenlediklerini gayet açık ve net, hiçbir yoruma yer vermeyecek açıklıkta dile getiriyor ama Yargıtay'ın ilgili dairesi, bir yargıcı hariç tutuyorum, 'Ben Parlamento'yu, Parlamento'nun çıkardığı yasayı da Anayasa'yı da dinlemem, ben istediğimi yaparım.' yollu bir karar verdi. Bu, Yargıtay'da adaletin olmadığını, Yargıtay'ın artık adalet dağıtan bir kurum olmaktan büyük ölçüde çıktığını gösteriyor. Gerçekten büyük bir acı ve bu acıyı yaşarken de ben Türkiye adına üzülüyorum. Nasıl oluyor da bu ülkede adalet bu hale gelebiliyor ve nasıl oluyor da adalet, siyasetin emrine girmiş oluyor? Eğer Yargıtay, siyasetin emrine girmişse, artık o Yargıtay, Yargıtay olmaktan çıkmıştır. Umuyorum önümüzdeki süreçte bu mahkemenin verdiği yanlış karar, başka merciler tarafından düzeltilir ve yargıya olan güven yeniden inşa edilir."
