DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı ve İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, Meclis'in 100. yılındaki özel oturumda yaptığı konuşmada, savaş şartlarında faaliyetini yürüten birinci Meclis ve günümüzü karşılaştırdı. 100 yılda çok daha ileriye gidilmiş olması gerektiğini belirten Yeneroğlu, "Bırakın istişareyi, milletimizin yarısından fazlasının oyunu alan belediye başkanlarımızı terör örgütleriyle ilişkilendirebilecek hazin bir haldeyiz" dedi.
Yasama yetkisinin asli, devredilemez ve kesintiye uğratılamaz olduğunu hatırlatan Yeneroğlu, Koronavirüs salgınına karşı alınan tedbirlerle temel hak ve özgürlüklerin kısıtlandığını, bu şartlarda Meclis'in tatil edilmesinin kabul edilemez olduğunu ifade etti. Yeneroğlu, "Çuval kanun paketleriyle yasama yetkisinin işlevsizleştirilmesinden, anayasaya aykırı kanunların meclisten geçirilmesinden, ülkemizin kararnameler - son dönemde ise genelgeler ile yönetilmesinden ve sonsuz adaletsizliklerden dolayı üzüntü duyuyorum" dedi.
Parti temsilcilerinin konuşmalarının ardından yayını kesen TRT'yi de eleştiren Yeneroğlu'nun Meclis Özel oturumunda yaptığı konuşma şu şekilde:
"Saygıdeğer Başkan, çok kıymetli milletvekilleri, değerli bakanlarımız, televizyonları başında bizleri izleyen saygıdeğer vatandaşlarımız, milli iradenin temsilcisi olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 100. yılını anmak ve Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlamak üzere bir araya geldiğimiz bu özel oturumda, DEVA Partisi adına, hepinizi saygıyla selamlıyorum.
23 Nisan 1920’de büyük bir sorumluluk bilinciyle açılan, çatısı altında gururla bulunduğumuz Yüce Meclis; istiklal için, hürriyetler için verilen müstesna mücadelenin çıkış noktasıdır. Milletin ve vatanın zor günlerinde, yurdumuzun dört bir yanından gelen, farklı görüşlerin bir arada, omuz omuza verdiği bu mücadeleye önderlik eden başta Mustafa Kemal Atatürk’ü, Birinci Meclisin her bir üyesini ve aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum.
Sayın Milletvekilleri, Birinci meclisin kürsüsünün arkasında ‘Onların işleri istişare iledir’ ayeti asılıydı. Kurtuluş Savaşı’nın en zor zamanlarında, temel hak ve hürriyetlerin ihlaline ve kanun hakimiyetinin tesis edilmemesine dair ağır eleştiriler yapılabiliyordu. Bugün, 100 yıl sonra çok daha ilerde olmamız gerekirken bırakın istişareyi, milletimizin yarısından fazlasının oyunu alan belediye başkanlarımızı terör örgütleriyle ilişkilendirebilecek hazin bir haldeyiz.
"Bugün meclise onay makamı olarak dahi ihtiyaç duymayanlar var"
İlk Meclisin Mersin mebusu Selahattin Bey “şahıs hakimiyeti yerine kanun hakimiyeti" ilkesinin önemini vurgulayarak “Yüce meclis görüşme ve tartışma makamıdır, onay makamı değildir. Meclisin şahsına hürmet edilmelidir.” diyordu. Bugün meclise onay makamı olarak dahi ihtiyaç duymayanlar var. Koronavirüs nedeniyle alınan birçok tedbir kararının temel hakları sınırlandırdığı açıkken ve bu sınırlamalara yasal zemin hazırlamak zorunlu iken, bu durumda dahi meclisin çalıştırılmaması nasıl izah edilebilir?
"Yasama yetkisi aslidir, devredilemez ve hiçbir şekilde kesintiye uğratılamaz"
Değerli Milletvekilleri, unutmayalım ki, yasama yetkisi; aslidir, devredilemez ve hiçbir şekilde kesintiye uğratılamaz. Bu sebeple meclisin çalışmalarına ara verilmesini kesinlikle reddediyorum. Bu denli önemli kanun tekliflerinin aynı günde komisyondan geçirilip genel kurula getirilmesinden, çuval kanun paketleriyle yasama yetkisinin işlevsizleştirilmesinden, anayasaya aykırı kanunların meclisten geçirilmesinden, ülkemizin kararnameler - son dönemde ise genelgeler ile yönetilmesinden ve sonsuz adaletsizliklerden dolayı üzüntü duyuyorum.
Değerli Milletvekilleri, çocuklarımıza kısır çekişmelerin hâkim olduğu, hukukun ayaklar altına alındığı topallayan bir meclis, topallayan bir demokrasi bırakmamalıyız. Bugün milletvekili olarak birlikte görev yaptığımız tüm arkadaşlarımızı yüz yıl önce birinci meclisle nasıl başladığımızı, yüz yıl sonra nerede olduğumuzu, önümüzdeki yüzyılda çocuklarımıza nasıl bir Meclis hediye edeceğimizi düşünmeye ve meclisi yeniden sistemin merkezine oturtmak için birlikte mücadele etmeye davet ediyorum. Bu duygularla herkesin Bayramını kutluyor, kurucu meclisimizin bizlere emanetini, çocuklarımıza en iyi şekilde teslim edeceğimize olan umudumla, herkese saygılarımı sunuyorum.
"Yayını kesen TRT’yi de milletimizin takdirine bırakıyorum"
Siyasi parti temsilcilerinin konuşmalarından sonra yayını kesen TRT’yi de milletimizin takdirine bırakıyorum. Son olarak; bu gece başlayacak olan Ramazan ayının ülkemiz, milletimiz, İslam alemi ve insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Teşekkür ediyorum."