Gündem

Yeni Şafak yazarı Aktay: İslam’ın hiçbir kuralı insanlara zorla dayatılamaz; özgürlüğü olmayanın ahlakı da olmaz

"Türkiye’de Kemalistlerin yıllarca dayattığı başörtüsü yasağı ile zorla başörtüsü taktırmak arasında hiçbir fark yok"

26 Eylül 2022 09:38

AKP Genel Başkan Danışmanı ve Yeni Şafak yazarı Yasin Aktay, bugünkü yazısında, İran’da 22 yaşındaki Mahsa Amini’nin “örtünme kurallarına uymadığı” gerekçesiyle ‘ahlak polisi’ tarafından gözaltına alındıktan sonra hayatını kaybetmesiyle başlayan protestolar ve İran’daki rejimle ilgili değerlendirmelerde bulundu.  

 Mahsa Amini’nin ölümünün ardından başlayan gösterilerin kısa zamanda İran’ın bütün şehirlerine yayıldığını ifade eden Aktay, “Bu protestoların bir rejim değişikliğine götürmesi beklentisi doğal olarak birçok kesimde mevcut. Özellikle başörtüsüne karşı bir ayaklanma olarak algılandığı ölçüde hem Türkiye’de hem de dünyanın birçok yerinde ciddi Islamofobi beklentileri ve iştahları kabartıyor, söylemleri de coşturuyor.” düşüncesini dile getirdi.

 Devletin adına “İslam” demekle, hatta bütün kurumların başına mollaların getirilmesiyle bir rejimin İslamileşemeyeceğini yazan Aktay, “İran’ın İslam adına ortaya koyduğu pratik kuşkusuz çağdaş İslami hareketler için çok ibretlik ve önemli dersler çıkarılabilecek bir tecrübe. Doğrusu ilk zamanlar büyük umut beslenmiş olan bu tecrübe çok kısa süre içinde Müslüman aydınlar tarafından da ciddi eleştirilerin konusu oldu” diye yazdı.

Aktay yazısına şöyle devam etti:

"İran’da başörtüsü dayatmasının da başörtüsünün ne felsefesini ne de dini anlamını ve pratikte itibarını güçlendiren bir etki yaptığını kimse söyleyemez. Aksine insanlara zorla başörtüsü dayatmak insanları hem başörtüsüne hem de İslam’a ciddi anlamda soğutmuştur. Gündelik hayatta İslam’ın giderek zayıflaması İran’da halkın yolsuzluklarla, baskıyla özdeşleyen bir rejimin kendini İslam’la özdeşleştirmesine karşı gösterilen bir tepki. Bugün İran 43 yıl içinde bütün İslami iddiasına ve görünümüne rağmen deizmin, ateizmin, sekülarizmin Avrupa ülkeleriyle yarıştığı bir toplum çıkarmıştır ortaya.

İnsanlara zorla başörtüsü taktırmanın hiçbir İslami tarafı olmadığı gibi pratikte İran’da bunun başörtüsüne karşı ciddi bir tepkinin gelişmesine yol açtığı herkesin gördüğü bir gerçek. Türkiye’de Kemalistlerin yıllarca dayattığı başörtüsü yasağı ile zorla başörtüsü taktırmak arasında hiçbir fark yoktur. Nitekim Türkiye bir zorbalıktan başka bir zorbalığa geçmeyi asla tercih etmedi.

İslam’ın hiçbir kuralı bugünün toplumunda insanlara zorla dayatılamaz. Ahlaki ve dini eylemler her şeyden önce özgürlük şartına bağlıdır. Özgürlüğü olmayanın ahlakı da olmaz.”

Yazının tamamını okumak için tıklayın