Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde görüşen Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, özel yetkili mahkemeleri kaldıran, ancak görülen davaların sonuçlandırılmasını öngören 6352 Sayılı Kanun'un geçici 2. maddesinin kaldırılması gerektiğini belirtti.
Feyzioğlu, Ergenekon gibi özel yetkili mahkemelerce alınan ve henüz Yargıtay aşamasında olan davaların, meşruiyetleri tartışıldığı için mutlak olarak görev yönünden bozma emreden bir kanuni düzenleme yapılması gerektiğini ifade etti.
Feyzioğlu, Balyoz Darbe Planı gibi Yargıtay aşamasından geçmiş davaların ise özel yetkili mahkemelerce görüldüğü için yeniden görülmesi gerektiğini söyledi.
Yolsuzluk operasyonuyla gündeme gelen yargı krizi ve reform tartışmalarıyla ilgili olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde görüşen Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, özel yetkili mahkemelerce görülen davaların yeniden görülmesiyle ilgili olarak 3 adımlık bir yol haritası açıkladı.
Metin Feyzioğlu, Başbakan Erdoğan’ın da bu yol haritasına olumlu baktığını ve Adalet Bakanlığı ile ortak bir çalışma yürüteceklerini söyledi. Feyzioğlu ayrıca, Başbakan Erdoğan’ın Uzakdoğu ziyaretlerinin ardından somut bir öneri getireceklerini ifade etti.
Feyizoğlu’nun konuşmasının satırbaşları şöyle:
Görüşmenin ötesinde yapıcı bir çalışma toplantısı oldu.
5 Temmuz 2012 tarihinde malumunuz özel görevli mahkemeler TBMM’nin çıkardığı bir kanunla kaldırıldı. Ancak kaldırılmış olan bu mahkemelerin, aynı kanuna eklenen geçici bir maddeye dayanılarak, ellerindeki işler bitene kadar yargılamaya devam etme hükmü getirildi.
Bir ilacın sağlığa zararlı olduğunu tespit ediyorsunuz, üretimini yasaklıyorsunuz ama eczanelerdeki stoklar tükenene kadar satılmasına izin veriyorsunuz. Öldürmeye devam etsin diyorsunuz.
TBMM 5 Temmuz 2012’de özel görevli mahkemelerin, antidemokratik olduğu, adil yargılanma hakkına, evrensel ölçütlerine aykırı olduğu gerekçesiyle bu mahkemeleri kaldırdı. Ama aynı zamanda geçici madde kondu.
Bugün ne çekiyorsak bu yanlışlık yüzünden çekiyoruz. Önerimiz, geçici ikinci maddenin kaldırılmasıdır. Bu konuda Başbakan’ın olumlu yaklaştığı kanaatini edindim.
5 Temmuz’da aslında özel görevli mahkemelerden alınıp genel mahkemelere gönderilmesi gereken davalar, bu geçici madde garabeti nedeniyle görüldüğüne göre buna da bir çözüm getirmemiz gerek.
ÖYM’lerce alınan ve henüz Yargıtay aşamasında olan davaları, meşruiyetleri tartışıldığı için mutlak olarak görev yönünden bozma emreden bir kanuni düzenleme.
Ergenekon davasında Yargıtay’ın hiçbir takdir yetkisi kullanmaksızın görev yönünden bozma kararı vermek zorunda kalması. Yine özel yetkili mahkemelerce verilmiş, fakat Yargıtay aşamasından geçip kesinleşmiş olan işlerde ise, yine bir maddelik bir ekleme, sadece özel görevli mahkemece mahkumiyet hükmü verilmiş olması nedeniyle, yeniden yargılama zorunluluğu.
Bu formülümüzde af ya da denetimli serbestlik bir talep yok. Bu talep sıkıntı yaratır. Biz suçsuzuz diye haykıran insanlar var, sapla samanın, suçluyla suçsuzun birbirinden ayrılması lazım.
Bu hukuk dramının yasama yoluyla çözümünün açılması ve yıpranmış olan yargıya güvenin yine doğrudan doğruya yargı eliyle tesis edilmesi.
Sayın Başbakan’ın bu konudaki yaklaşımı son derece sıcak ve olumlu oldu. Sayın Adalet Bakanı’na, TBB ile istişare etmelerini, bu konuda birlikte çalışılmasını istediğini ifade etti. Biz de hukukun üstünlüğünün sağlanması noktasında, ilkeli bir duruşumuzu kararlı bir şekilde koruduğumuz için Başbakan’ın bu teklifine evet dedik. Pazartesiden itibaren birlikte çalışmaya başlayacağız.
Sayın Başbakan Japonya’dan döndüğünde çok somut bir önerimiz ortaya çıkacaktır.
