Habertürk yazarı Umur Talu, Beşiktaş'ın yeni transferi Pepe'yi değerlendirdi. Rakiplerine attığı tekmelerle gündeme gelen oyuncu için Talu, "Yerde yatan bir insanı tekmeleyen futbolcu aklımdan çıkmadı. Yerde yatan bir insanı tekmeleyen muktedirler hiç çıkmayacak" dedi.
"Rakipler tekmeleri hatırlatacak; ülkelerinde tekmelenen madencileri, kadınları, çocukları hiç hatırlamadan" diyen Talu, yıldız oyuncunun 6 yıldır kırmızı kart görmemesine dikkati çekti.
Umur Talu'nun 8 Temmuz 2017'de Habertürk'te yayımlanan "Tepe Tepe Pepe!" başlıklı yazısı şöyle:
Yerde yatan bir insanı tekmeleyen futbolcu aklımdan çıkmadı.
Yerde yatan bir insanı tekmeleyen muktedirler hiç çıkmayacak.
Pepe, Real Madrid formasıyla tekmeyi atan elemandı!
Şimdi Beşiktaş’ta.
Rakipler tekmeleri hatırlatacak; ülkelerinde tekmelenen madencileri, kadınları, çocukları hiç hatırlamadan.
Beşiktaşlılar ise çoktan tekmesine, tecrübesine, kalitesine, hırsına, endamına aşık.
"Pepe'nin Francisco Casquero'ya tekmesi"
Bir gün “Pepe tekmesi kurbanlarından Duda”nın karısı Arancha’nın paylaştığı bir fotoğraf gördüm:
Babalarına tekme atan adamla sarmaş dolaş üç çocuk!
Bir anlık tekmede kaçınılmaz olan nefret yerine, kalıcı bir sevginin sebeplerini yüzümüze tutmak istemişti Arancha.
“Bana katil diye bağırıyorlar. Bir anne için bunları duymak ne üzücü” diyen bir çocuk adamın gülen yüzünü.
Real taraftarı bile “Öldür onu” diye bağırmıştı yıllarca; bir gün “Pepe gol, gol” diye bağırana kadar!
O tezahürat dönüşümü belki de Pepe’nin kırma değil, kırılma anı işte!
Şaşırtıcı “6 yıldır kırmızı kartı yok” sürecinin simgesi olmalı.
*
Yine yoksulluktan fışkırmış, top ayakkabısına zor sahip olup onunla uyumuş, 18’inde göçe kadar Brezilya’da keşfedilmemiş, Ronaldo ile girdiği Sporting altyapı seçmesinde yüzüne bakılmamış, Maritimo’da hemen A takım görememiş, Porto’da ilk sene pek tercih edilmemiş, formasını üstüne yapıştıracağı Portekiz Milli Takımı’na ancak Real’e transfer olunca layık görülmüş (belki vatandaşlık süreciydi) bir “delikanlı”dan söz ediyoruz.
Lucescu bile istememiş ya onu o zaman!
*
Portekiz’de ilk takımı Maritimo’da, Sovyetler ve Dinamo Kiev’in müthiş oyuncusu, teknik direktör Byshovets sayesinde “komple futbolculuk” öğrenmiş, müthiş çalışkan, hırslı, deli gibi birinden de söz ediyoruz.
Kendi forvet olan Byshovets, 20’sindeki “Brezilyalı”yı defans, hücuma dönük orta saha, forvet olarak oynattığında yarım sezonda bir “efsane”inşa ediyordu.
7 yıl sonra Dünya Kupasında, Portekiz Teknik Direktörü Queiroz da onu ofansif orta saha oynatacaktı.
“Atiba yoksa, orada Pepe oynar” desem!
*
Pepe Beşiktaş için hakikaten yatırım. Şampiyonlar ligi, dünyada çıkmış binlerce haber, motivasyon vs. bir yana...
Hagi 32’sine doğru G.Saray’a geldiğinde, Tugay K. 25, Ümit D. ve Okan B. 22, Evren T. 21, Emre Belözoğlu 15 yaşındaydı. Yatırım budur. Hagi’nin golleri kadar, onlara kattığı.
Pepe de; Atınç, Mitroviç, hatta Franco, Miloseviç, başka gençler; Oğuzhan gibi hala gençler için “tepe tepe” oyun, taktik, profesyonellik yatırımı.
İspanya, Şampiyonlar Ligi, Avrupa Şampiyonu olarak gelmiş; 10 yıl önce bonservisi 30 milyon Euro olan birinden söz ediyoruz.
Evet, tekme hala aklımda. Bir de emek ve yürek var!
Ne de olsa, 400 yıl önce, 59 yıllık hayatına astronomi, astroloji, matematikte onca devrim sığdırmış Kepler’in adını taşıyan bir isyancıdan söz ediyoruz: Kepler Lima “Pepe!”
