02 Kasım 2024 10:45
T24 Haber Merkezi
Karar yazarı Yıldıray Oğur, "Esenyurt 'düşünce' süreç de düştü mü?" başlıklı yazısında "Esenyurt'taki hukuki atak, iç siyasetle ilgili siyasi bir hamle. Sebebi hakkında pek çok spekülasyon yapılabilecek ama hedefi CHP ve İmamoğlu olan bir operasyon. Eğer hedef süreci bitirmek olsaydı, Özer için bulunan delillerin daha fazlasıyla Diyarbakır ya da Van Belediye başkanları tutuklanıp, yerlerine kayyım atanırdı," yorumunda bulundu. Oğur, Recep Tayyip Erdoğan için "Onun gözünde de süreç ve Esenyurt aynı sayfada değil," diyerek "Dünyaya göktaşı çarpmasından daha düşük bir ihtimalle gerçekleşen Bahçeli'nin çağrısının 40 yıllık bir meseleyi bitirmek için bir daha kolay kolay yakalanamayacak bir fırsat olduğunu söylemek demek, iktidarın her siyasetine onay vermek, onu desteklemek demek değil," dedi. Oğuz yazısını "Sorun Esenyurt'ta başlamadığı için çözüm de Esenyurt'ta bitmedi. Süreç sürüyor," sözleri ile sonlandırdı.
"Hukukun siyaseten böyle kullanıldığı bir ülkede silah bıraktırma, barış amaçlı bir sürecin yürütülmesi mümkün mü?" diye soran Oğur, "Esenyurt'a bakarak silah bırakmanın, çözümün, barışın şartlarının olmadığını düşünenler olabilir. Ama o demokratik ve hukuki şartlar Esenyurt'tan önce de zaten yoktu," diye yazdı.
Oğur şöyle yazdı:
"Üzerinden en fazla 10 yıl geçen tecrübelere rağmen süreç kavramını duyunca aklına sadece Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı adaylığı için Çukurambar cafelerinde planlanan Bizans oyunları gelenler acaba ne düşünüyor?
Yani 75 yaşındaki Öcalan, 25 yıl hapiste kaldıktan sonra ömrünün belki de son 5 yılını bir havuzlu villada geçirmek için mi böyle bir pazarlıkta bütün itibarını İmralı'da bırakacak?
Ya da Erdoğan, seçimlere terör örgütü liderini serbest bırakarak aday olmuş biri olarak girmenin siyasi maliyetini bilmeyecek bir siyasetçi mi?
Üstelik 22 senede kazandığı 15 seçim zaferinden sonra?
Üstelik Cumhurbaşkanı, Esenyurt gözaltısının olduğu gün yaptığı konuşmayla sürece çok güçlü cümlelerle sahip çıktı.
'Daha önce de çözmeye çalıştık, sırtımızdan vurulduk, ihanete uğradık ama vazgeçmedik' dedi, Bahçeli'nin adımını sahiplendi, 'Elini değil gövdesini taşın altına koyarak yaptığı tarihi fırsat penceresi" olarak tarif etti. "Sorunu çözerek 40 yıllık siyasi hayatımı taçlandırmak istiyorum' dedi.
Demek ki onun gözünde de süreç ve Esenyurt aynı sayfada değil.
Dünyaya göktaşı çarpmasından daha düşük bir ihtimalle gerçekleşen Bahçeli'nin çağrısının 40 yıllık bir meseleyi bitirmek için bir daha kolay kolay yakalanamayacak bir fırsat olduğunu söylemek demek, iktidarın her siyasetine onay vermek, onu desteklemek demek değil.
Ama elimizde şu anda bundan daha iyi bir teklif yok.
İktidar değişince bu meselenin de çözüleceğine dair bir garanti de yok. Muhalif aktörler bu konuda hem hazırlıksız hem de ideolojik olarak daha köşeli.
Ve tabii en az 3 yıl daha Türkiye'yi bu iktidarın yöneteceği kesin. Bu üç yıl boyunca hiçbirşey yapmasınlar, iyi bir şey de yapmasınlar diye düşünenler ve bütün enerjilerini iktidarın değişmesine kilitleyenleri ikna etmek kolay değil.
Ama karşımızda Esenyurt henüz bir inşaat cehennemi değil, esen bir köyken başlamış bir mesele var. Hatta Esenyurt'un bu hale gelmesine de neden olan bir mesele bu.
Sorun Esenyurt'ta başlamadığı için çözüm de Esenyurt'ta bitmedi. Süreç sürüyor."
Yazının tamamı için tıklayın.
CHP'li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, "örgüt üyeliği" iddiasıyla tutuklandıProf. Dr. Ahmet Özer, 31 Mart seçimlerinde CHP ve DEM Parti'nin "kent uzlaşısı" kapsamında, CHP'nin Esenyurt adayı olmuş ve yüzde 49 oy oranıyla belediye başkanı seçilmişti. Özer, 30 Ekim sabahı hakkında yürütülen "PKK/KCK örgüt üyeliği" soruşturması kapsamında ev baskınıyla gözaltına alındı. Evinde, arabasında ve belediye binasında arama yapıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın açıklamasına göre, aynı zamanda akademisyen olan Özer'in, geriye dönük yapılan 10 yıllık inceleme kapsamında, görüştüğü 694 kişinin "örgüt mensubu olduğu" iddia edildi. Açıklamaya göre, belediye başkan adayı olduğunda adli sicili soruşturulan Özer'in, hakkında telefon dinlemesi uygulandığı, konuşma dökümlerinin oluşturulduğu, fiziki takibe alındığı ve hesap hareketlerinin incelendiği öğrenildi. Soruşturmanın üç ay önce başlatıldığı, Özer'in KCK'lı Remzi Kartal'la yapılan görüşmesinin ise çözüm süreci zamanı 2015'te gerçekleştiği öğrenildi.
Özer'in ifadesi: Hepsi uydurma, kayyım atanmasının alt yapısı oluşturulduÖzer, yaklaşık 12 saatlik gözaltı süresinin ardından gece yarısı "örgüt üyeliği" iddiasıyla tutuklandı. Hakimlik ifadesinde suçlamaları kabul etmediğini söyleyen Özer, "Ben 1,5 milyonluk şehrin belediye başkanıyım, çağrılsaydım koşa koşa ifade vermeye gelirdim. Bunların hepsi uydurma, zorlama siyasi atraksiyonlar ile görevden alınmam için uydurulmuştur. Kayyım atanmasının alt yapısı oluşturulmuştur" dedi. Özer, "10 yıldan fazladır CHP'ye mensubum, en son seçimde aday oldum, İmamoğlu'nun danışmanlığını yaptım, Devlet Planlama Teşkilatı'nda Recep Yazıcıoğlu ile görev yaptım, bugüne kadar bir şey yok, 10-15 yıl önceki bir takım olaylar gündeme getirilerek görevimden uzaklaştırılmaya çalışılıyor" diye ifade verdi. "Terör örgütüyle bağını" gösteren “en önemli görüşme” başsağlığı konuşmasıymışİstanbul Başsavcılığı’nın Özer hakkındaki tutuklamaya sevk yazısında, Özer’in “Terör örgütüyle bağını gösteren en önemli telefon konuşmasının”, üç kardeşi hakkında "örgüt üyeliği"nden işlem yapılan Mehmet Kaya isimli kişiyle, annesinin vefatından sonra başsağlığı için yaptığı telefon görüşmesi olduğu belirtildi. Savcılık ifadesi sürerken "Esenyurt Belediyesi'ne kayyım atandı" iddiasıÖzer'in savcılık ifadesi sürerken, İçişleri Bakanlığı tarafından Esenyurt Belediyesi'ne Beşiktaş Kaymakamı Oğuzhan Bingöl'ün kayyım olarak atandığı öne sürüldü. Haber ilk olarak, Sabah gazetesi ve TGRT Haber Ankara Temsilcisi Fatih Atik tarafından servis edildi. Ancak Atik, 15 dakika sonra yeni paylaşımda düzeltmeye gitti. T24'e açıklama yapan CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, "Biraz evvel TBMM'de iktidar kulisinde konuştuğumuz İçişleri Bakanı böyle bir işlemin yapılmadığını söyledi. Ancak Sulh Ceza Hakimliği'nden tutuklama kararı çıkarsa daha sonra işleme bakacaklarını ifade etti. Biz hepimiz bu memlekette bu cümlelerin satır aralarının ne anlama geldiğini biliyoruz" dedi.
Avukatı: Kiracısı olan öğrencinin amcasının 'davası var' diye ilişkili gösteriliyorT24'e açıklama yapan Ahmet Özer'in avukatı Şevket Tuci, "Müvekkilimize kumpas kurulduğu açık. Örneğin Mehmet diye biriyle görüşüyor. Mehmet'in kardeşi örgütle ilişkili ama Mehmet'in sicili temiz, bundan suçlanıyor. Mesela Ahmet Özer evini kiraya veriyor. Kiralayanlar öğrenci, ev kirasını da öğrencilerden birinin amcası ya da babası. Kirayı ödeyen kişinin örgütten davası var diye bununla ilişkili gösteriliyor" dedi. Tutuklanan Ahmet Özer hakkındaki “en önemli görüşme” başsağlığı konuşması çıktı
Beyoğlu Kaymakamı özel onaylı terfi aldı, bir gecede vali yardımcısı olup kayyım atandıÖzer'in 30 Ekim'de tutuklanmasının ardından 31 Ekim sabajı yerine kayyım atandı. Önceki geceye kadar Beyoğlu Kaymakamlığını yürüten Can Aksoy’un kayyım olarak atandığı İçişleri Bakanlığı’nca duyuruldu. Esenyurt Belediyesi’ne Beyoğlu Kaymakamı Can Aksoy’un getirilmesi kararı sonrasında Aksoy, İçişleri Bakanlığı’nca özel vekalet onayı ile İstanbul Vali Yardımcılığı’na terfi ettirildi. Vekaletli terfi onayının İstanbul Valiliği’ne ulaşmasının ardından, bu kez valilik onayı ile Esenyurt Belediye Başkanlığı’na kayyım atandı.
|
© Tüm hakları saklıdır.