Yöneylem Genel Koordinatörü Derya Kömürcü, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in, Altılı Masa'dan ayrıldıklarını açıklayarak, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ı aday olmaya davet etmesinin ardından, "Son düzlükte böyle bir kriz yaratmak iyi niyetle, millet iradesiyle açıklanamaz. Kılıçdaroğlu'na karşı Yavaş ve İmamoğlu'na "aday ol" çağrısı yapmak, Erdoğan'ın ekmeğine yağ sürmenin ötesinde iki belediye başkanının da siyasi kariyerine suikast düzenlemektir. Onlara da iyi niyetle yaklaşılmadığını düşündürüyor" dedi.
İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, dün cumhurbaşkanı adaylığı konusunun görüşüldüğü Altılı Masa toplantısında 5 liderin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ortak aday olması konusunda görüş bildirdiğini, partisinin önerdiği aday belirleme yöntemlerinin reddedildiğini söylerken, "Üzülerek söylüyorum ki geldiğimiz son noktada dün itibarıyla Altlılı Masa, artık millet iradesini kararlarına yansıtma kabiliyetini kaybetmiştir. Milletimizin ortak iyiliği için iyi niyetle oturduğumuz bu masa, artık potansiyel adayların tartışılabildiği bir ortak akıl platformu olmaktan çıkmış, tüm alternatiflerin kara listeye alınarak, tek bir adayın tasdiki için çalışan bir noter masasına dönmüştür" diye konuştu. Akşener, "Ne bir kumar masasında ne de bir noter masasında olmayacağız" diyerek, CHP'li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ı aday olmaya davet etti. Akşener, "bir yıllık süreçte demokrasinin yeniden inşası için attıkları imzaların arkasında olduklarını" dile getirdi.
Akşener'in açıklamalarını değerlendiren Yöneylem Genel Koordinatörü Derya Kömürcü, şunları söyledi:
"An itibarıyla Türkiye'deki en mutlu siyasetçinin Cumhurbaşkanı Erdoğan olduğuna şüphe yok"
"1) Meral Akşener'in açıklaması ve İYİ Parti'nin aldığı yeni pozisyon cumhurbaşkanlığı seçiminin muhalefet tarafından kazanılmasını ciddi biçimde riske atmıştır. An itibarıyla Türkiye'deki en mutlu siyasetçinin Cumhurbaşkanı Erdoğan olduğuna şüphe yok.
2) Kılıçdaroğlu'nun adaylığı konusu dün gündeme gelmedi. En az 1 yıldır ciddi biçimde her düzeyde tartışılan bir konuydu. Aylar boyunca bu konuyu "masada hiç konuşmadık" yanıtıyla geçiştirip son düzlükte böyle bir kriz yaratmak iyi niyetle, millet iradesiyle açıklanamaz.
"CHP içinden 3 ismi birbiriyle yarıştırmayı uygun gördü"
3) Dün "millet, beşten büyüktür" diyenler şimdi kendilerini milletin yegane temsilcisi ilan edip "bir, beşten büyüktür" diyor. Türk sağının tipik argümanı. Her türlü çoğul görüşe karşı gerçek milli iradenin tekil temsilcisi olma iddiası.
4) Akşener, Kılıçdaroğlu'na aday olmaması yönünde bir çağrı yapsa, bu bile bir şeydi. Ama o CHP içinden 3 ismi birbiriyle yarıştırmayı uygun gördü.
5) Kılıçdaroğlu'na karşı Yavaş ve İmamoğlu'na "aday ol" çağrısı yapmak, Erdoğan'ın ekmeğine yağ sürmenin ötesinde iki belediye başkanının da siyasi kariyerine suikast düzenlemektir. Onlara da iyi niyetle yaklaşılmadığını düşündürüyor.
"An itibarıyla İyi Parti, MHP'den ayrılan özüne dönüş yapmıştır"
6) Yavaş ve İmamoğlu'nun açıklama yapmakta gecikecekleri her dakika (daha önce Kılıçdaroğlu'yla ilgili söyledikleri ortadayken) sadece gelecekteki siyasi kariyerlerini etkilemez, seçimin kaybedilmesine de katkı sağlar.
7) An itibarıyla İYİ Parti, merkez parti olma iddiasından vazgeçmiştir. MHP'den ayrılan özüne dönüş yapmış, Cumhur İttifakı kurulmadan öncesi MHP'nin kopyası olmaya aday bir partidir. Siyasi yelpazedeki en yakın akrabası da Zafer Partisi'dir."