Yüksek Seçim Kurulu (YSK), haklarında Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işlem yapılmış olup 31 Mart seçimlerinde başkan seçilenlere mazbatalarının verilmeyeceğini kararlaştırdı. YSK, 24 Haziran 2018 parlamento seçimlerinde ise KHK’lı isimlere yapılan itirazları kabul etmemiş, o isimlere TBMM yolunu açmıştı. TBMM’nin KHK’lı milletvekillerinden Ömer Faruk Gergerlioğlu, YSK'nın siyasi baskı altında olduğuna dikkati çekerek, "Milletvekili olarak bizim seçilmemiz önünde bir engel yoksa belediye başkanının önünde neden olsun?" diye sordu.
YSK, HDP'li isimlere mazbata vermeme kararını da AKP'den gelen “KHK’lılar kamu hizmeti yapmasın”’ mesajını öne çıkaran itirazlar doğrultusunda aldı. YSK’nın bu kararı ile birlikte belediye başkanı olarak seçilen HDP’li isimlerin yerine, seçimlerden ikinci sırada çıkanların belediye başkanlığına getirilmesi öngörüldü. İkinci sırada gelen bütün isimlerin AKP’li olması da, kararın en dikkat çekici özelliklerinden biri.
YSK, 24 Haziran 2018 parlamento seçimlerinde ise KHK’lı isimlere yapılan itirazları kabul etmemiş, o isimlere TBMM yolunu açmıştı. İtirazların hedefindeki iki isim KHK ile görevlerinden ihraç edilen Prof. İbrahim Kaboğlu ve Cihangir İslam’dı. Her iki isim de bugün parlamentoda milletvekili olarak görev yapıyor. Bugün parlamentoda Kaboğlu ve İslam ile birlikte 10 KHK’lı vekil görev yapıyor. Ancak YSK, milletvekili seçimlerinde KHK’lılar için verdiği bu vizeyi, 31 Mart yerel seçiminde vermedi. YSK'nın belediye başkanları ile ilgili verdiği kararın kapısını, 4 Nisan 2019 tarihinde bir muhtar ile ilgili verdiği kararın açması dikkat çekiyor.
HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, DW Türkçe'ye Doğanşehir Kadılı Mahallesi’nde Muhtar seçilen Hüseyin Arslan’ın, muhtarlığına KHK’lı olduğu gerekçesiyle itiraz edildiğini hatırlatıyor. Bu itirazı değerlendiren YSK, “KHK ile kamu görevinden çıkarılan kişiler mahkumiyet kararı aranmaksızın bir daha kamu hizmetinde istihdam edilemeyecektir” diyerek, Arslan’ın muhtarlık mazbatasını vermemişti.
“Hak gaspıdır, kabul edilemez”
TBMM’nin KHK’lı milletvekillerinden Gergerlioğlu, YSK’nın milletvekillerine mazbata verirken, muhtar ve belediye başkanlarına vermemesinin ‘büyük çelişki’ olduğunu söylüyor. Gergerlioğlu, "Demek ki; apaçık siyasi baskı altında YSK. Milletvekili olarak bizim seçilmemiz önünde bir engel yoksa belediye başkanının önünde neden olsun. Anayasa’nın 67.maddesi seçme ve seçilme hakkını düzenliyor. YSK’nın kararı da seçme ve seçilme hürriyetini engelliyor” diyor.
Eski cumhuriyet başsavcılarından CHP parti meclisi üyesi İlhan Cihaner de bu çelişkiye dikkat çekiyor. Cihaner, DW Türkçe'ye yerel seçimlere ilişkin hükümleri düzenleyen 2972 sayılı Mahalli İdareler ile Mahalle Muhtarlıkları ve İhtiyar Heyetleri Seçimi Hakkında Kanunu'nun, seçilme yeterliliğini düzenleyen 9.maddesini anımsatıyor. Bu madde yerel seçimlerde aday olacaklara ilişkin şartlar konusunda, 2839 Sayılı Milletvekili Seçim Kanunu'nun 11.maddesine atıfta bulunuyor. Dolayısıyla milletvekili seçimi şartıyla belediye başkanı seçimi şartı arasında bir fark bulunmuyor.
Cihaner, 2972 sayılı Mahalli İdareler ile Mahalle Muhtarlıkları ve İhtiyar Heyetleri Seçimi Hakkında Kanun'un 15.maddesinin seçim kurullarına, aday adaylığında bulunanlar hakkında bir noksanlık veya aykırılık olması halinde iki gün içinde uyarıda bulunma görevi verdiğini de hatırlatıyor. Cihaner, "Aday adaylığı süreci, bu uyarının yapılması için konulmuş bir süreçtir. Madem bu kişiler seçildikten sonra mazbata alamayacaklardı neden seçim kurulları bu kişileri uyarmadı. Eğer seçim kurulları bu kişileri ve partileri uyarsaydı, belki de bu partiler başka birini aday göstereceklerdi. Bu bir hak gaspıdır, kabul edilemez” çıkışında bulunuyor. Cihaner, mazbatanın seçimden ikinci çıkan adaylara, yani AKP'li isimlere verilmesini de ‘keyfilik’ olarak tanımlıyor.
HDP'nin YSK temsilcisi Mehmet Tiryaki de partisinin kazandığı birçok belediyede AKP itirazları yüzünden mazbataların verilmediğini hatırlatırken, “Sandıkta kaybedenler başka yollarla belediye başkanlığını almaya çalışıyorlar. YSK’nın AKP’nin emirlerine amade olduğunu da herkes açık açık görüyor” diyor.
Türkiye’de 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin ardından ilan edilen ve iki yıl süren OHAL uygulaması kapsamında çıkarılan KHK’larla 130 binden fazla kişi kamudaki görevlerinden ihraç edilmişti.
AKP Büyükçekmece İlçe Başkanlığı, Büyükçekmece'de usulsüz seçmen kaydı yapıldığını iddia ederek İstanbul seçimlerinin iptali için İl Seçim Kurulu'na başvurdu. AKP’nin başvurusu akıllara YSK Başkanı Sadi Güven’in "Mükerrer seçmen de sahte seçmen de hayali seçmen de yok” açıklamasını getirdi.