Yunan medyasında çıkan haberlere göre, kreditör kurumların müffettişleri, gelecek hafta Yunanistan’a giderek, Alexis Tsipras başkanlığındaki solcu hükümetin reform çalışmalarını mercek altına alacak. Bu ziyaret, daha önce kararlaştırılan kurtarma paketi kapsamında Yunanistan’a yapılması planlaan toplam 86 milyar Euro’luk yardımın bir bölümünün daha serbest bırakılması yolunda önemli bir adım olabilir.
Üçüncü kurtarma paketi çerçevesinde Yunan hükümeti, kamuda yeni kesintilere gitmeyi ve yapısal reformların kapsamını genişletmeyi taahhüt etmişti. Alınacak önemlerin en geç 2018 yazında meyve vermesi hedefleniyor. İstihdam piyasasının liberalleştirilmesi, işletme ve emlak kredilerine sıkı düzenleme getirilmesi, özelleştirmenin genişletilmesi, emeklilik ve vergi sisteminde tasarruf sağlayacak değişikliklerin yapılması… Bu şekilde uzayıp giden yükümlülüklerin listesi, özellikle dar gelirli vatandaşların sırtına daha ağır bir yük bindirecek.
Evdeki hesap çarşıya uyacak mı?
Daha birkaç gün önce kreditörlerle Yunan hükümeti arasında bir uzlaşma ihtimali hayli zayıf olarak görülüyordu. Çünkü Başbakan Tsipras, yeni tasarruf önemlerine gidilmeyeceğini ve halktan 1 Euro dahi ilave fedakârlık yapmasının istenmeyeceğini söyledi. Aradan çok kısa bir zaman geçti ve hükümet şimdi ağız değiştirdi: “Tasarruf edilen her Euro karşılığında vergi indirimleri getirilecek. Böylece halka ek bir yük getirilmemiş olacak.“
DW’ye konuşan iktisatçı Prof. Panagiotis Petrakis ise hükümetin bu açıklamasına şüpheyle yaklaşıyor: “Umarım hükümetin evdeki hesabı çarşıya da uyar. Ancak kreditörlerin, böyle bir anlaşmaya rıza göstereceklerin emin değilim. Bekleyip görelim."
Uzmanlar çekimser, hükümet olumlu
Euro Grubu Başkanı Jeroen Dijsselbloem, AB Maliye Bakanları ile yaptığı toplantının ardından yaptığı açıklamada, Yunanistan’ın sıkı kemer sıkma politikasından vazgeçip yapısal reformlara yönelmeye başladığını söyledi. Bu, Yunan muhalefetinin de uzun süredir dile getirdiği bir talepti. Hükümetin Brüksel ile yapılan pazarlıklarda ülkeyi küçük düşürdüğünü öne süren muhalefet, tasarruf politikasına karşı halkı protesto gösterilerine çağırdı.
Yunan iktisat profesörü Panagiotis Petrakis, AB’nin taleplerine ilave olarak Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından da ek koşullar öne sürülmesinin kuvvetle muhtemel olduğunu belirtiyor ve ekliyor: “Bu nedenle kesin uzlaşmanın ne zaman olacağını kestirmek çok zor. Belki önümüzdeki mart ya da nisan ayında bu mümkün olabilir. Ancak kesin konuşmak çok zor.“
Ekonomi Bakanı Jorgos Stathakis ise konuya çok daha olumlu bakıyor. Müfettişlerin denetlemelerinin kısa sürede tamamlanacağından şüphesi olmadığını belirten Yunan bakan, “Bu durumda önümüzdeki mart ayında AB Maliye Bakanları düzeyinde yapılacak olağanüstü bir toplantıda, kurtarma paketindeki yardımlar serbest bırakılabilir“ şeklinde konuştu.
© Deutsche Welle Türkçe
Jannis Papadimitriou