Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Yüz yüze sınavlar ertelenecek mi" sorusuna "Lise sınavları 3 Mayıs'a ertelenmişti. Hali hazırda mevcut koşullar önümüzdeki kabine toplantısında yapılacak tartışmalar, ortaya çıkacak sonuçlar tabloyu bize yeniden gösterilecek. Biz eğer Bilim Kurulu'nun önerisiyle ortaya çıkan verilere bakarak böyle bir şey gerekiyorsa gereğini tabii ki yapacağız." şeklinde yanıt verdi.
Bakan Selçuk, lise öğrencilerinin sınavlarına ilişkin, "Her şeyi boş verin diyerek hoş görünmekten yana mı olmalıyım? Salgında olağanüstü bir durum var 3-4 tane sınav olur mu, 1 tane olsun yeterli. Yani bunu sınırlayalım bakış açısındayız." dedi.
Bakan Selçuk TV100'de canlı yayınlanan "Nokta" programında Okan Bayülgen'in sorularını yanıtladı. Selçuk, 8. ve 12. sınıfların yüz yüze eğitime devam etmesi ve yapılacak sınavlara ilişkin soru üzerine, Bilim Kurulu'nun verilerine, istatistiklere göre hareket ettiklerini kaydetti.
"Bilim insanları kapat derse okulları kapatıyoruz"
Okulun, sosyal ilişkiler kurma, arkadaşlarla vakit geçirme ve eğlence kimliğinin salgın öncesine kadar pek anlaşılmadığını vurgulayan Selçuk, şöyle konuştu:
"Bilim insanlarıyla görüştüğümüzde 'İstatistikler okulların kapalı olmasını gerektiriyor.' dediğinde biz kapatıyoruz. 'Artık şu noktada iyi, açılabilir.' dediğinde de açıyoruz. Eğer ben hiç açmazsam, tırnak içinde söylüyorum, salıverirsem, çocukların davranış kalıpları, davranış örüntüleri ve çalışma alışkanlıkları, bunların hepsinde dejenerasyon oluşacak. Çocuğun bir dönemde 3 sınavı, projesi, ödevi var. Bunların hepsini boş verin, liselilere sadece bir sınav olsun diyoruz."
Bakan Selçuk, lise müfredatının öğretimdeki önemine değinerek, bunun 5-6 sene sürecek bir döngü olduğunu söyledi. Türkiye'nin eğitim sisteminin ciddi zarar görmesiyle ilgili bir durumun söz konusu olduğunu belirten Selçuk, şöyle konuştu:
"Ben 'Her şeyi boş verin.' diyerek hoş görülmekten yana mı olmalıyım? Salgın var, olağanüstü bir durum var, bir, iki, üç sınav değil, bir sınav olsun bakış açısındayım. Tamamen boş verdiğimizde, canlı dersler kapandığında ya da sınavlar olmadığında çocukların yüzde 90 civarı her şeyi bırakıyor. Çocuğun eğer ortam zorlamasa veya şartlar yönlendirmese çalışıp çalışmadığını nasıl tahayyül edersiniz. Genellikle mecburi ortam olursa, ödev beklentisi, sınav beklentisi olursa hazırlanma olasılığı yükselir. Eğer hiçbir şey olmazsa, hiçbir şey olmaz."
"Gerileme ve kayıp söz konusu olacağı için köy okullarını açık tuttuk"
Selçuk, köy okullarının uzun süre açık tutulduğunu, ilkokulları beş gün açtıklarını dile getirerek, sınav gruplarında psikolojik stres gördükleri için 8 ve 12. sınıfları, akademik stres oluşan, gerileme ve kaybın söz konusu olduğu için de köy okullarını ve ilkokulları açık tutmaya çalıştıklarını anlattı.
Okulların sürekli kontrol edildiği için salgın açısından daha güvenli olduğunu belirten Selçuk, salgın döneminde çocuklara yönelik yapılan çalışmaları anlattı. Selçuk, çocukların ruhsal yapılarının iyileştirilmesine yönelik çalışmalar yaptıklarını, psikososyal danışma hattının kurulduğunu, psikolojik danışmanların anne veya çocuklar aradığında 24 saat hizmet verdiğini aktardı.