Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Silivri’deki Marmara Cezaevi’nden yaptığı açıklamada muhalefete yönelik baskı ve tutuklamaların arttığını, kendilerine “düşman ceza hukuku” uygulandığını öne sürdü. “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” suçlamasıyla 21 Ocak’ta tutuklanan Özdağ, 46 gündür cezaevinde bulunuyor.
“Cumhur İttifakı rahatsız oldu”
“Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” suçlamasıyla tutuklanan Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, 46 gündür Marmara Cezaevi’nde bulunuyor. Tutuklamanın ardından “Cumhurbaşkanına hakaret” gerekçesiyle hakkında 4 yıl 8 aya kadar hapis istemiyle yeni bir iddianame düzenlenerek siyasi yasak talep edilen Özdağ, cezaevinde yöneltilen soruları yanıtladı.
Özdağ, Cumhuriyet'te yer alan habere göre Zafer Partisi’nin TBMM’de olmamasına karşın gündem belirlediğini vurgulayarak sığınmacı ve göç konusundaki çıkışlarından dolayı kendisine yönelik tutuklama fırsatı kollandığını söyledi. Lokantada 20 polisle gözaltına alındığını hatırlatan Özdağ, “Çağırsalar giderdim. Amaç ifade almak değil, ‘tutuklanacaksın’ mesajı vermekti” dedi.
“1955 Amerikası gibi”
Muhalefetin hukuki yollardan baskı altında tutulduğunu savunan Özdağ, yaşanan süreç için “Yargı bağımsızlığı yok” ifadesinin yetersiz kaldığını belirtti. Özdağ’a göre, muhaliflere yönelik uygulamalar 1955 ABD’sindeki ırkçı yargılama yöntemlerini andırıyor ve anayasal haklar askıya alınmış durumda.
İkinci sınıf vatandaş
Özdağ, tutuklanmasının yeni bir baskı dalgasının başlangıcı olduğunu ileri sürerek, Türkiye’de iktidarın muhalefeti “ikinci sınıf vatandaş” gördüğünü iddia etti. Özdağ, yurttaşların bir bölümüne “düşman” gözüyle bakılmasının iç barışı zayıflattığını söyledi.
“Belirsizlik devam edecek”
Cezaevinde tek kişilik bir hücrede kaldığını, her gün birçok ziyaretçiyle görüştüğünü anlatan Özdağ, Türkiye’nin mevcut siyasal koşullarda baskı ve belirsizliğe sürüklendiği görüşünü dile getirdi. Bu belirsizliğin ancak iktidar bloğuyla muhalefet arasındaki görüşmelerin sonucunda veya sonuçsuz kalmasında netleşeceğini savundu.
İmralı süreci ve Öcalan
Özdağ, İmralı sürecinde netlik olmadığını, Öcalan’ın Suriye’deki PKK/YPG yapılanmasına güvence vermeye çalıştığını öne sürdü. Yetkililerin konuyu farklı şekilde yorumladıklarını belirten Özdağ, sürecin belirsizliğinin sürdüğüne dikkat çekti.
“Türkiye sorunlarını sandıkta çözecek”
Özdağ, iç barışı korumanın önemine vurgu yaparak, “Türkiye bu sorunları sandıkta çözecektir. Ülke baskılarla karşı karşıya kalsa da dayanışma ve kardeşlik duygusunu korumak gerekiyor” dedi.
