HDP'li Garo Paylan: Yandaş iş insanlarına her yıl 40 milyar liranın ödendiği bütçede aşı için 10 milyar lira ayrılabilir; yoksa yoksullar ölecek

HDP Ekonomiden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Garo Paylan,  2021 bütçesinde en büyük kalemlerin faiz ve güvenlik harcamalarına ayrıldığını, bütçede pandeminin göz ardı edildiğini söyledi. Bütçe tercihlerinin değişmesi gerektiğini dile getiren Paylan, "Küçük bir azınlık gelirin büyük kısmından yararlanıyor” dedi. 

Türkiye’de yaklaşık 50 milyon insanın aşılanması gerekeceğini söyleyen Paylan, “Bir aşının 20 dolar olduğunu biliyoruz. Yaklaşık 10 milyar TL ile herkese aşı yapılabilir. Yandaşlara her yıl 40-50 milyar gidiyor. Gelin şu pandemi döneminde bari bu ödemeleri durdurun hatta şehir hastanelerini kamulaştıralım dedik. Bu bütçe tercihleri bu açıdan önemlidir. Özellikle yoksulları ölüme terk ediyorlar. Ama sarayda oturanlar aşılarını olacaklar. Bu kadar büyük kaynakları olan bir Türkiye bütün vatandaşları aşılayacak bir bütçe ayırabilir” dedi. 

Diyarbakır Milletvekili ve Ekonomiden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Garo Paylan, Şirin Payzın’ın sorularını yanıtladı. 

Bütçe görüşmelerinin canlı yayınlanması önerilerinin reddedildiğini ifade eden Paylan, bakanların hesap vermekten kaçtığını söyledi. Bütçede en büyük kaynağın faize ayrıldığını belirten Paylan, ikinci en büyük kalemin güvenlik harcamaları, üçüncü en büyük kalemin ise 'israfa' ayrıldığını dile getirerek şöyle dedi:

"Vatandaşa biz sizden sabır istiyoruz diyorlar. Oysa her bir bakan 10 milyon liralık Mercedes ile Meclis'e geldi. Bir Cumhurbaşkanlığı bütçesi var. Yalnızca kışlık sarayının masrafı 5 milyon lira. Yetmiyor 300 odalı yazlık saray yapıyor. Yetmiyor Van’da saray yapıyor. Her bir bakanın lüks arabaları, binaları var. Vatandaşa biz sizden sabır istiyoruz diyorlar."

“Parlamenter dönemde milletvekilleri bakan olurdu ve Meclis'e hesap verirlerdi. Ama yeni sistemde artık bakanlar kendilerini Erdoğan'a karşı sorumlu hissediyorr. Hesap vermiyorlar, sorularımıza cevap alamıyoruz” diyen Paylan, yürütmenin yasamaya karşı saygısız olduğunu belirtti. 

2021 bütçesi ile ilgili “Bir soygun düzeni ile karşı karşıyayız. Hepimiz soyuluyoruz” ifadelerini kullanan Paylan, pandemi döneminde iş yerlerini kapatmak zorunda kalan esnafın ve işe gitmek zorunda kalan işçilerin zor durumda bırakıldığını söyledi. Paylan, 2021 bütçesinde pandemi döneminde maddi zarara uğrayacak esnaf ve işçilere yönelik bir bütçe ayrılmadığını söyledi. 

Bütçe tercihlerinin yanlış kullanıldığını söyleyen Garo Paylan, şöyle konuştu: 

"Ticaret bakanlığının bütçesinde esnaflara 5 kuruş destek yok. Pandeminin birinci dalgasında esnafa 5 kuruş destek vermediler. Bankaların yolunu gösterdiler, gidin borçlanın dediler. Pandeminin ikinci dalgasında bari esnafa destek verelim dedik, borçlarını ertelemek yetmiyor doğrudan gelir desteği vermeliyiz. Borcu erteledikçe daha da katmerleniyor. Ancak bu tercih 2021 bütçesinde yok”

“2021 bütçesinde Koronavirüs'e dair bir bütçe yok. İnsanlara evde oturun diyorlar. Gelin bütçe tercihlerini değiştirelim ücretsiz izin ve kısa çalışma ödeneğini 2 bin 500 TL’ye  çıkaralım dedik. Kabul edilmedi”

“Deprem konusunda, okulların güçlendirilmesi için 10 milyarlık bütçe önerdik. Kaynak yok dediler”

“Yalnızca bir yandaş müteahhite verilen vergi istisnasından vazgeçseniz öğrencilerin KYK borçlarını kapatırız dedik, reddedildi”

“Vatandaşların internete ulaşması lazım bir hak olarak elde etmeli, internet, elektrik ve doğalgazı ücretsiz olarak sağlayalım dedik. Bu mümkün, tercihleri değiştirerek bunları karşılayabilirsiniz. Bütün bunlar bu savaş bütçesi karşısında hiçbir şey. Ama bu konuyla ilgili bir adım atılmadı”

“Bütçede aşı ile ilgili bir kaynak yok. Çin aşısını getirecekler. Bunun ücretsiz olacağını söylediler. Almanya’dan gelen aşı ise eczanede satılacak. Ne olacak? Zenginler Alman aşısını para ile alacaklar, yoksullar ise bu aşıya ulaşamayacaklar. Yoksullar hayatını kaybederken zenginler Almanya’nın aşısını alarak hayatta kalacak”

“Diyanet İşleri Başkanlığı için çok büyük bir kaynak ayrıldı. Hepimiz vergi veriyoruz. Ama yalnızca camilere destek veriyor. Kiliselere, havralara veya diğer ibadethanelere destek verilmiyor. Bu toplumsal barışımıza zarar veriyor. Milli Eğitim Bakanlığı’nın bütçesinde yalnızca Türkçe eğitim esas alınmış durumda. Niye herkes vergi verirken eğitim bütçesinden niye azınlık okullarına bütçe verilmiyor. Toplumsal barış için bütçe kaynaklarının herkesin taleplerini içermesi lazım”