4 yıl geçmesine rağmen, hafızalarımızdan çıkmayan bir resme dönüşmüştü 2 yaşındaki Muharrem’in bir çuvalda taşınan cansız bedeni. Van’ın Gürpınar ilçesine bağlı Çeli mezrasında, 1 Şubat 2014 gecesi hastalanan 2 yaşındaki Muharrem Taş, kardan kapanan köy yolunun açılması için ailesi tarafından yapılan yardım taleplerine karşılık verilmemesi üzerine yaşamını yitirmişti. Baba Abdulvahap Taş bir çuvala yerleştirdiği oğlunun cansız bedenini kilometrelerce sırtında taşınmıştı. Olayla ilgili soruşturma açılmasına Van Valiliği tarafından izin verilmemişti. Ancak Van Barosu'nun Bölge İdare Mahkemesi'ne yaptığı itirazın kabul edilmesi üzerine soruşturma açılabilmişti. 4 yıl süren soruşturma dün sonuçlandı. Muharrem’in ölümünde ihmalleri olduğu gerekçesiyle haklarında soruşturma başlatılan kurum görevlileri hakkında "kovuşturma yapılmasına yer olmadığı" kararı verildi. Devlet bir kez daha çocukların yaşamını koruma görevini yok saydı.
Dün bir başka duruşma daha vardı. Silopi’de geçen Mayıs ayında, uykuları sırasında bir panzerin evlerinin içine kadar girerek ezdiği 7 yaşındaki Muhammed ve 6 yaşındaki Furkan Yıldırım’ın mahkemesi. Ekim ortasında panzeri süren polis memuru Ömer Yeğit tahliye edilmişti zaten. Duruşma sırasında Yeğit’in ehliyeti olmamasına rağmen emniyet müdürünün talimatı ile sözlü olarak görevlendirildiği öğrenildi. Dün yapılan duruşmaya gazeteciler alınmadı. Muhtemelen bu dava da “kovuşturmaya gerek yok” ile sonuçlanacak.
Zırhlı polis aracının çarptığı bir başka çocuk, 4 yaşındaki Umut Özalp ise, 27 gündür hayatta kalma mücadelesi veriyor. 17 Aralık’ta İdil’de, evinin önünde oynarken zırhlı polis aracı çarpmıştı Umut’a. Umut’un beyninde ciddi hasarlar meydana geldi, hala bilinci kapalı, tedaviye olumlu cevap vermiyor. Bugün açıklama yapan baba Nezir Özalp, oğlunun gözlerini açmasından sonra hukuki süreç başlatacağını kaydetti. Hukuki sürecin nasıl sonuçlanacağını aşağı yukarı tahmin ediyoruz elbet.
Bunun gibi onlarca, yüzlerce ölüm hikâyesini buraya yazabiliriz. 13 yıl önce öldürülen 12 yaşındaki Uğur Kaymaz’ın failleri halen cezalandırılmadı. Anısına dikilen heykel de bu yıl Kızıltepe Belediyesi’ne atanan kayyum tarafından kaldırıldı. 7 yaşında Diyarbakır’da öldürülen Enes Ata için de vuran polis belli olmasına rağmen, “kovuşturmaya gerek yok” uygun görülmüştü. Şüpheli polisler hakkında takipsizlik kararı verilen Ceylan Önkol’un bakışları ise hala üzerimizde…
İHD raporuna göre sadece son 2 yılda bile açılan ateş, patlayıcılar ya da şarapnel bomba parçaları sonucu bölgede 75 çocuk öldü. Çocuklar topraktır artık.
Kürt çocuğun canı kıymetsiz bu ülkede. Onları öldürülenler için “kovuşturmaya gerek yok” hükmetmiş bu devlet. Peki, yok hükmünde sayılan bedenlerden vatandaş yaratmak mümkün mü?