08 Kasım 2024

"Dostum Trump" kazandı: Amerika'ya demokrasi, dünyaya huzur gelir mi?

Bu hafta başlığımıza uygun olarak Leonard Kohen'in ta 1992'de yaptığı şarkıyla giriş yapıyoruz: "Democracy is coming to the USA''. Amerika'ya demokrasi, dünyaya huzur gelir mi Kohen'in şarkısından dinleyin...


Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, "dostum" diyerek hakkında ceza davaları sürerken bile seçilen Donald Trump'ı kutladı |
Aleyna Tilki, sandığımın aksine son derece hanım hanımcık bir genç kadın çıktı |
Burhan Felek ödülümü, TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş verdi |
Müzik denince aklımıza gelen ilk gelen isimlerden olan Quincy Jones artık yok |

***

Gelin Kohen'den sonra Türkiye'ye geçelim. Üyesi olduğum İnsan Hakları Derneği'nin kayyıma karşı eylemine tabii ki ben de katıldım. Polis sayısı göstericilerin iki katı kadardı ama yine de içimizi döktük. İtiraf edeyim ki polisler de -ki aralarında kadın polisler de vardı- bayağı makul davrandılar. 

Fotoğrafta gördüğünüz gibi İHD'nin hepinizin desteğine ihtiyacı var, hele şu sıralarda! 

Ayrıca ekleyeyim; İHD şubeleri, DEM Parti ile CHP yönetimindeki belediyelere yönelik kayyıma karşı birçok kentte İçişleri Bakanlığı’na mektup gönderdi. Ali Yerlikaya'ya atfen yazılan mektubu buradan okuyabilirsiniz.  

İHD kadınları, PTT önünde 

30 ödülden biri benimdi 

Hastalığıma falan aldırmadan pazartesi günü saat tam 14.00'te TGC'nin Cağaloğlu binasındaydım. Meslekte 50 yılını doldurmuş ve yaşı 70'i geçmiş gazetecilere verilen Burhan Felek Basın Hizmet Ödülü'nü almak üzere oradaydım.

Dedikodu gibi olmasın ama galiba benim dışımda herkes kendisini gazeteci değil de yazar olarak nitelendiriyorlardı. Ben hiçbir zaman yazar olmadım, hep gazeteci kaldım.

Bu arada yıllar sonra Ayşenur Arslan ile karşılaşıp sarılmak, bana iyi geldi. Demek ki aramız düzeldi. 

Mülkiye'den arkadaşım olan, eski Dünya gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Alp Orçun ile TGC ödül töreninde
(Foto: Sertaç Çelik)

Cosmo kızları, Feriye'deydi

İstanbul Bilgi Üniversitesi'nden eski öğrencim Işıl Cinmen'in Genel Yayın Yönetmeni olduğu Cosmopolitan Türkiye'nin gecesi için kalktım Ortaköy'e, Feriye'ye gittim. Çok kalabalıktı. Davetli erkek sayısının çok olması beni bayağı şaşırttı. Herhalde bunda en büyük etken, yayın sahipleri Ali Tufan Koç ve Dilek Oransal'dı.

Beni şaşırtan bir diğer şey; derginin yazıişleri kadrosundan bazı isimleri gecede görememekti. 

İtiraf edeyim ki sunuculukları patronlukları kadar iyi değildi galiba. Gecedeki en iyi şey, Mehmet Aslantuğ'un Behçet Necatigil şiiri okumasıydı. 

Benim yaş grubuma yakın ama benden genç olan Nükhet Duru da bir harikaydı. Onu daha önce nasıl keşfetmedim anlayamadım. Bu arada ayak bileğini sakatlayan Duru, konserini iptal etmek durumunda kalmış. Sanırım gecede kendisine nazar değdi... 

Gecede bulunan diğer ünlü isimler de Demet Akbağ, Kalben, Bahar'ın 'kötü kadını' Hatice Aslan ve genç şarkımız Aleyna Tilki'ydi. Hasta olduğum için ismini hatırlayamadıklarım, kusura bakmasınlar...

Arkadaşım Hatice Aslan'ı da orada görünce epey mutlu oldum
Genç meslektaşlarım Cansu Çamlıbel ve Çınar Oskay ile de fotoğraf çektirmesem olmazdı, Mirgün Cabas da oradaydı ama kaçtı

Sıkça sorulan sorular ve cheap shots 

Geçen hafta bildiğiniz gibi ameliyat olmuştum. Operasyonum başarılı geçti, sadece üç gün yatırdılar hastanede. Zaten bu yazıyı o sebeple okuyabiliyorsunuz...

* Sevgili okurlarım, bilmem farkında mısınız, televizyonda gösterilen bütün yerli dizilerde en ağır sırlar, en büyük dramlar kapı aralığından işitiliyor. Senaristlerin hayal gücünün kıtlığı mı diyelim yoksa yapımcıların umursamazlığı mı diyelim, bilemiyorum... Zaten diziler başlayıp başlayıp kalkıyor.

Linkler ve çağrılar  

TGC, "Gazetecilere yönelik baskılardan vazgeçin" açıklamasını yaptı. 



Geliri Mülkiyeliler Birliği Vakfı Burs Fonu'na aktarılacak olan, Osman Yıldırım'ın “Yansımalar” isimli resim sergisi Mülkiyeliler Birliği Sergi Salonu'nda sanatseverlerle buluşuyor. 9 Kasım - 24 Kasım arasında görülebilecek.

Memleketim İzmir'in son zamanlarda popüler olan yerlerinden Urla'da bu hafta Sanat Haftası var. Gördüğünüz gibi eğlencenin yanı sıra kültür-sanat da unutulmuyor.  

Advertorial (!)

* Bana Leonard Kohen şarkısı fikrini veren Gürsel Göncü'nün Genel Yayın Yönetmeni olduğu #tarih'te bu ay, kadınların sabrının erkek şiddeti karşısında nasıl taştığı anlatılıyor. Özellikle, "Kasımpaşalı, eli maşalı" yazısını atlamayın derim. 

Müzik önerisi 

Ünlü müzisyen Quincy Jones'u, "dalya!" diyemeden uğurladık... Bu muhteşem müzisyenin güzel bir şarkısını çalmak da boynumuzun borcu... 

Tuğrul Eryılmaz kimdir?

Tuğrul Eryılmaz, kendisini "sadece gazeteci" olarak tanımlıyor. Dünyayı etkileyen 1968 rüzgârı sırasında üniversiteye gitti. 1969 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni (Mülkiye) bitirdi. Bir süre Londra'da öğrenim gördükten sonra Türkiye'ye döndü.

Mülkiye'de yüksek lisans eğitiminin ardından Ankara'da TRT Haber Merkezi'nde gazeteciliğe başladı. Bir dönem Ankara Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulu'nda iletişim dersleri verdi. 12 Eylül 1980 darbesinin ardından üniversiteden ayrıldı.

İstanbul'da haftalık Nokta, Yeni Gündem, Tempo ve Sokak dergileriyle Cumhuriyet ve Yeni Asır İstanbul gazetelerinde çalıştı.

Ankara, Bahçeşehir, Bilgi, İzmir Ekonomi ve Kadir Has üniversitelerinin iletişim fakültelerinde gazetecilik dersleri verdi.

1996’daki kuruluşundan 2013 yılına dek yaklaşık 16 yıl Radikal İki’nin yayın yönetmenliğini yaptı. “Gazeteci olarak yaptıklarımın çok azından pişmanım. Neyse, ‘önemli’ bir köşe yazarıymışım gibi sizlerin sütunlarından çalmayayım. Bize güvenerek yazı gönderen herkese bol minnettarlık ve sevgiyle…” satırlarıyla Radikal İki'ye veda etti.

Özgür Gündem Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği'nden yargılanan gazeteciler arasında yer aldı; bu nedenle açılan davada 1 yıl 3 ay hapis ve 6 bin lira para cezasına çarptırıldı.

Sinema ve dizilerde senaryo ve kurgu danışmanlığı da yapan Eryılmaz, IPS İletişim Vakfı kurucusu ve Yönetim Kurulu üyesi. Rolling Stones ve Marianne Faithfull hayranı. Asya'nın dedesi.

Yazarın Diğer Yazıları

Hadi bi' cesaret, hep birlikte haykıralım: Kapitalizm öldürür!

Hastanede operasyonun ardından -3'e indirildim, yoğun bakıma... Çok soğuktu ve canım sıkılmıştı, hemşirelere bi' takılayım dedim, onlar benden daha komik çıktı! "-3'ün altında ne var" diye sordum; cevap pat diye geldi: Morg var Tuğrul Bey, morg var!..

Hastaneye yatan kıskanç bir adamın hezeyanları

Dün saat 16.30 olmadan önce Taksim İlkyardım Hastanesi'ne yattım, umarım bu sefer çabuk çıkarım ama haftaya göremezseniz de çok panik olmayın...

İHD'ye destek, Cihangir ve eski dizi oyuncuları...

Her iki saatte bir 78 yaşındaki görmüş geçirmiş beni bile üzüntüyle şaşkınlığa düşüren Türkiye'de umarım bu magazinimiz az da olsa kafanızı rahatlatır...

"
"