Avrupa Parlamentosu Yeşiller Grubu Eşbaşkanı Rebecca Harms, Digiturk’ün "paralel yapı" operasyonunda adı geçen 7 TV kanalını yayın platformundan kaldırmasına tepki göstererek, AB'nin bu gelişmeye tahammül edemeyeceğini söyledi. Avrupa Parlamentosu üyesi İsveç milletvekili Anna Maria Corazza Bildt ise, "Digiturk'ün kararını şiddetle kınıyorum. 1 Kasım seçimleri adil ve hür olmalı. Bu, ifade hürriyetini de kapsıyor" dedi.
Rebecca Harms, Digiturk'ün, Samanyolu Haber, S Haber, Irmak TV, Kanaltürk, Bugün TV ve Yumurcak TV'nin Digiturk'ten çıkarılmasına tepki göstererek, AB'nin bu duruma sessiz kalmaması gerektiğini söyledi. Alman milletvekili Harms, AKP iktidarının temel hak ve hürriyetleri ile basın özgürlüğünü ihlal etmeye devam ettiğine dikkat çekerek, "Bu çok açık bir şekilde kamuoyunu etkileme amaçlı yapılıyor ve demokratik bir seçim süreciyle çelişiyor" dedi.
AB'nin bu gelişmeye tahammül edemeyeceğini kaydeden Harms, Brüksel'in Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ı 'net ve kuvvetli' şekilde uyarması gerektiğini ifade etti. AP'nin Alman üyesi, AB'nin Türkiye'de anti-demokratik gelişmeleri hoş görerek mülteciler için 'iyi ve istikrarlı bir ortam' üretemeyeceği uyarısı yaptı.
"İktidarın medyaya yönelik tavrı demokrasi ile çelişiyor"
Cihan Haber Ajansı’nın haberine göre; Avrupa Parlamentosu üyesi İsveç milletvekili Anna Maria Corazza Bildt da Digiturk'un uygulamasına tepki gösterdi. AP'nin en büyük grubu Hristiyan Demokratların üyesi Corazza Bildt, "Digiturk'ün kararını şiddetle kınıyorum" dedi.
Türkiye'nin üyeliğini kuvvetle destekleyen az sayıdaki Hristiyan Demokrat milletvekili arasında yer alan Corazza Bildt, iktidarın medyaya yönelik tavrının 'demokrasi, AB değerleri ve hukukun üstünlüğü' ile çeliştiğini vurguladı. Türkiye'ye hareket etmeden önce konuşan Corazza Bildt, 1 Kasım seçimleri ile ilgili uyarı yaptı. "Birçok defa ifade ettiğim gibi, 1 Kasım seçimleri adil ve hür olmalı. Bu, ifade hürriyetini de kapsıyor" dedi.
Türkiye'nin Suriyeli mültecileri barındırmasını takdir ettiklerini, Avrupa'nın daha fazla yardım etmesi gerektiğini vurgulayan İsveç milletvekili, "Ancak mültecilerle ilgili müzakereler basın hürriyetine saldırılarla ilgili endişelerimizi gölgelememeli. İkisi farklı konular" dedi.
