DİĞER
Tüm bu idam ve hadım çağrıları; tüm bu dişe diş, kana kan isteyen adalet anlayışı; ibretiâlem peşindeki köpük köpük intikamcılık hiçbir işe yaramayacak. Yaramıyor da zaten...
‘80'lerden beri yoksulluktan bahis açmak “fakirlik edebiyatı yapmak”; daha ince deyişle, aşırı toplumcu olup, “sanat için sanat”ın, edebiyatın zevklerinden ve inceliklerinden feragât etmek ya da zaten hiç anlamamak oldu...
Ahmet Altan: Mutlu bir kadın bu mutluluğu sürdürebilir mi, ne kadar sürdürebilir, mutlu biri çekici ve heyecan verici bir biçimde anlatılabilir mi? Bunların cevabını bulmayı bir denemek istiyorum
Ahmet Turan Alkan: Cezaevinde bir roman yazdım. İsmi Sağ Yanım. Kısaca, benim hayali karakterler üzerinden Türk sağı ile hesaplaşmamdan bahsediyor
Kaliforniya'nın Folsom Hapishanesi'nde bir odada, dışardan gelen üç adam ve mahkûmlarla dört gün süren bir terapi. Baba olmak, oğul olmak, erkek olmak... Erkek olmak nedir? Kime erkek deriz? Hangi edimler kişiyi erkek yapar?
Çeşitli maskelerle çevrili olduğumuz, görünenle görünmeyenin iyice karıştığı şu dönemde, bu sergiyi mümkünse gezin derim, kendimizle her yüzleşme yeni bir şey kazandırabiliyor ne de olsa
Doğada bulunmayan bir renk olarak mavi, insanlığın daima ilgisini çekmiş ve asırlar içinde, birbirine zıt olarak nitelenebilecek anlamlar içeren sembolizm öbeklerinde yer almıştır...
İnsanın yurdu, dönemediği, "keşke"si, yuvası, travması, sevinci ve insanoğlunun en saf hâli. En saf olduğu içindir belki çabuk geçisi ve belki de insanın kendinden memnuniyetsizliği, şikâyetidir çocukluğunu özlemesi...
Dostoyevski, inanç sorununu genel olarak birçok romanına taşır ama Karamazov Kardeşler'de bu soruna çok daha kapsamlı bir biçimde eğilir...
Can Dündar: Kendimi de katarak söylüyorum, hiçbir kahramanın olmadığı bir çağdayız. Kahramanlık o kadar kolay olmamalı; bir haber yaptın, bir şey sızdırdın, bir belge buldun ve internete koydun, bunlar kahramanlık değil...
Ahmet İnsel, Nilüfer Kuyaş’la buluştu ve 13 Kasım Paris olaylarını, Türkiye’deki saldırıları K24 için yorumladı...
Hakiki insanların yaşadığı/ yaşattığı vahim (gerçek) olaylar varken; bunların ilmek ilmek dokunmuş fevkalade kitapları dururken- Niye daha azına razı olayım? Soru, tam da bu...
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.
↑ Yukarı çık