30 Mayıs 2024

Mayıs biterken Hazinenin iç borçlanma takvimi

Artan iç borç stokunun yanı sıra sağlam mali kaynaklarla beslenemeyen ekonomimiz sıklıkla açık-borç-faiz kısır döngüsüne giriyor. Bu kısır döngünün en önemli nedenleri, yüksek düzeydeki faiz dışı açık, bütçenin esnekliğini kaybetmesi, borçlanma stratejilerinde yapılan hatalardır

Hazinenin iç borçlanma takvimine göre mayıs ayında 210,4 milyar TL'lik iç borçlanmaya gitmesi ve 146,1 milyar TL'lik iç borç servisi gerçekleştirmesi programlanmıştı.

6 ve 7 Mayıs tarihlerinde beş ihraç ile 96 milyar TL borçlanmıştı. Bu ihraçları şu yazımda değerlendirdim.

Mayıs ayı içinde 114 milyar TL daha borç bulması gerekecekti. Bunun için de takvime göre 20-23 mayıs tarihlerinde beş ihraç gerçekleşti:

  • 20 Mayıs tarihinde 4 yıl vadeli TLREF'e Endeksli Devlet Tahvil ihraç edildi. Ortalama bileşik faizi yüzde 60,55 olarak gerçekleşti ve bu ihraç ile Hazine 23,7 milyar TL borçlandı.
  • 21 Mayıs tarihinde iki ihraç gerçekleştirildi. 4 yıl vadeli Sabit Kuponlu Devlet Tahvili ortalama bileşik faizi yüzde 31,97 oldu ve Hazine 36,4 milyar TL daha borçlandı. 16 nisan tarihindeki aynı tahvilin ortalama bileşik faizi yüzde 33,88'di.
  • 21 Mayıs tarihindeki ikinci ihraç olan 7 yıl vadeli Değişken Faizli Devlet Tahvilinin ortalama bileşik faizi yüzde 51,68 oldu ve borçlanma miktarı 9,9 milyar TL olarak gerçekleşti. Aynı tahvilin 22 Nisan tarihindeki ihraçta faizi yüzde 51,03'tü.
  • Hazine 23 Mayıs tarihinde 2 yıl vadeli Avro Cinsi DİBS ile Avro Cinsi Kira Sertifikası doğrudan satış yöntemiyle ihraç etti. Euro Cinsi Devlet Tahvili ile 172,6 milyon Euro ve Euro Cinsi Kira Sertifikası ile de 122,1 milyon Euro borçlandı.

Bu beş ihraç ile 80,5 milyar TL daha borçlanan Hazine, programladığından yaklaşık 34 milyar TL daha az borçlandı.  

Sırada Haziran takvimi var. Haziran ayında 224,9 milyar TL'lik iç borçlanmaya gidecek. İç borç servisi ise 150,2 milyar TL olarak gerçekleşecek ki bu tutarın yarısından fazlası faiz ödemesi. Para politikasında sıkılaşma DİBS faizlerini yukarı iterken Hazinenin faiz yükü artıyor.

İç borç faiz ödemeleri yılın ilk dört ayında bütçe harcamalarının yüzde 7,5'ini ve vergi gelirlerinin yüzde 12'sini aştı. İç borç stoku ise son üç yılda hızla artarken, borç stoku GSYH'ye oran olarak yüzde 25'e ulaşmış durumda.

Artan iç borç stokunun yanı sıra sağlam mali kaynaklarla beslenemeyen ekonomimiz sıklıkla açık-borç-faiz kısır döngüsüne giriyor. Bu kısır döngünün en önemli nedenleri, yüksek düzeydeki faiz dışı açık, bütçenin esnekliğini kaybetmesi, borçlanma stratejilerinde yapılan hatalardır.

İç borç stokunda yaşanan hızlı yükseliş, ekonomik ve mali krizlere gebedir. Bu kısırdöngüyü aşabilmek için devletin sağlam gelir kaynaklarına sahip olması ve risk primini düşürmek için de enflasyonun düşürülmesi bir zorunluluktur.

Binhan Elif Yılmaz kimdir?

Prof. Dr. Binhan Elif Yılmaz, lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümünde, Yüksek Lisans ve Doktora eğitimlerini İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Maliye Teorisi Ana Bilim Dalında tamamladı.

Akademik hayatına 1997 yılında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümü Maliye Teorisi Ana Bilim Dalında Araştırma Görevlisi olarak başlayan Binhan Elif Yılmaz, aynı Ana Bilim Dalında 2003 yılında Yardımcı Doçent, 2008 yılında Doçent, 2014 yılında Profesör oldu.

"Devlet Borçları ve Türkiye'de Borç Çıkmazı", "Türk Vergi Sistemi", "Maliye", "Küresel Kriz ve Avrupa'da Borç Çıkmazı", "Sosyal Güvenlik Ekonomisi", "Kamu Maliyesi" isimli başlıca kitaplarının yanında 100'ü aşkın akademik çalışması ve ulusal/uluslararası kongrelerde sunduğu bildirileri bulunmaktadır.

Prof. Dr. Binhan Elif Yılmaz Kamu Maliyesi, Maliye Politikası, Türk Vergi Sistemi, Devlet Borçları, Kamu Borç Yönetimi ve Uluslararası Borç Krizleri derslerini vermekte, TÜBİTAK, BAP destekli projeler yürütmektedir.

Çeşitli TV kanallarının ekonomi programlarına yorumlarıyla katılmakta olan Binhan Elif Yılmaz, halen İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümünde profesör olarak görev yapmaktadır.

 

 

Yazarın Diğer Yazıları

Dez - enflasyon

TÜİK verilerine göre açıklanan enflasyonla verilen maaş farkları zaten yeni zamlar ve bir üst vergi dilimine çıkıldığından dolayı artan vergi yüküyle erirken, Sayın Şimşek enflasyonda en kötüsünün geride kaldığını, dezenflasyonun eşiğinde olunduğunu ifade ediyor. Önümüzdeki aylarda baz etkisiyle enflasyonun düşeceğini müjdeliyor...

Mali alan yaratılmalı, ama nasıl?

Bugün "mali alan"dan bahsediyor ve alanın büyümesi için sınırları tartışıyorsak, ekonomik istikrar, büyüme, bölüşümde adalet açısından zorlayıcı bir noktadayız demektir

Kamuda tasarruf başlar mı?

2023 ilk üç ayda taşıt giderleri 1,2 milyar TL iken, 2023 yılını yaklaşık 10 milyar TL ile kapatmış durumda. Taşıt kiralama ve alım giderleri 2023 ilk çeyrekten sonra seçim ile beraber hızla artmış, doğal olarak tamir, bakım, onarım giderleri de katlanmıştır