Tiyatro Kare'nin sahnelediği Ahududu; evde kalmış iki kız kardeşin “iyi niyetleri” ile işledikleri cinayetleri ve bu cinayetler etrafında şekillenen olayları konu alıyor.Bu sezon da devam edecek olan oyuna yakından bakalım.
Joseph Kesselring'in yazdığı, Nedim Saban'ın yönettiği oyunun oyuncu kadrosunda: Melek Baykal, Suna Keskin, Nedim Saban, Cem Güler, Bülent Seyran, Birol Engeler, Özgür Yetkinoğlu, Ender Gülçiçek, Aysuda Dalgıç var. Barış Dinçel'in dekor tasarımı sayesinde kendimizi oyunun geçtiği konağın içinde hissediyoruz. Metnin dili, dekorun detayları, söylemler ve atmosfer bize 70'li yıllar Türkiye'sini hatırlatıyor ve bu da seyirciyi oyunun içine davet ediyor.
Oyunda iki yaşlı kadın, sahip oldukları konaktaki odalarını kiraya vermek için ilan verdiklerinde; kiracı olarak gelen yalnız, “bahtsız” insanların dünyevi acılarına son vererek elçi görevini üstleniyorlar. Bunu çok doğal ve iyi niyetli olarak yansıtmaları ise güldürüyü doğuruyor. Oyunda aşk, kardeşlik, hırs, öfke, intikam, suç, kardeşlik, kan bağı gibi kavramlar ise yan öğeleri oluşturuyor. Bunların hepsi çok düşünülmüş bir sahne üstü matematik ile işliyor. Deli ve kendini paşa sanan bir yeğen, sırf moda oldu diye piyes temsillerine tenkit yazan başka bir yeğen, tek tutkusu piyes yazmak olan bir bekçi, aşktan gözleri kör olmuş bir komşu ve aniden gelen iki misafir... Kapalı ve de içinde gizem taşıyan konak hayatında yardımlaşma, sevgi, çekişme, kıskançlık ve en önemlisi cinayetler var. Oyun ilk perde sonuna dek merak duygusunu artan bir ivmeyle seyirciye sunarak olayları doruk noktaya taşıyor. İkinci perdenin başlaması ile düğüm yavaşça ama merak duygusunu ayakta tutarak çözülüyor
Oyunda iyiler ve kötüler kesin bir çizgiyle ayrılmış izlenimi veriyor. Fakat oyun ilerledikçe iyi ve kötünün göreceli tanımı seyircinin takdirine bırakılıyor. Oyun sonlarına doğru seyirci “yargıç” olma hâlinden sıyrılıp yalnızca insan olmak konusuna odaklanıyor. Keskin ve Baykal'ın oynadıkları Mürşide ve Müşfike kızkardeşleri hemen hemen her sahnede görüyoruz. Saban'ın canlandırdığı deli yeğen karakteri ise seyirciyi hem güldürüyor hem de hüzünlendiriyor.
Oyunda iki kötü karakter var. Çılgın Doktor rolünde izlediğimiz Yetkinoğlu, seyircinin gözünde evrimini tamamlamaya yaklaşan bir kötü tiplemesi olarak hem komik hem de akıllı olarak kazınıyor.
Oyun, finale kadar kapalı biçem ile devam ediyor. Son sahnede ise açık biçem tercih edilerek seyirciye direkt olarak günümüze dair eleştiriler veriyor. Aile bağları, aile olabilimek ve herkese duyulan merhamet temsili; günümüzde de eksikliği duyulan insanî yaralar olarak seyirciye sunuluyor. Sahneleme sonundaki gerçeğin düş ile karıştığı şiirsel anlatım ise Yüksel Aymaz'ın imza attığı ışık tasarımı ile yaratılmış.
Tiyatro Kare'nin 29. yılında sahnelediği Ahududu, sezon boyunca izlenebilir.