TARİH
23 Şubat 2025
Araştırmacılara kapalı olan Sağlık Bakanlığı ulusal elektronik veri tabanı ayrıcalıklı bir grup tarafından yıllardır kullanılarak bilimsel dergilerde makale olarak yayınlanıyor. Bu yayınlar, eşitlik ve adalet ilkesi ihlalleri yanı sıra akademik ve bilimsel etik ihlallerine işaret ediyor
Devamını OkuTARİH
16 Şubat 2025
TÜBİTAK’ın Turkish Journal of Medical Sciences dergisinin kardiyoloji özel sayısında yer alan altı makalenin de Sağlık Bakanlığı ulusal elektronik veri tabanını kullanan 14 kişilik aynı yazar kadrosu tarafından yazılmış olması bilimsel çalışmalarda etik tartışmasını yeniden gündeme taşımaya aday
Devamını OkuTARİH
09 Şubat 2025
“Bireyselliğin öne çıkarıldığı günümüz dünyasında örgütlenmeye ihtiyacımız var. Sadece hekimler olarak değil, toplum olarak ihtiyacımız var yeniden umudu ve dayanışmayı örgütlemeye, örgütlü kötülükle başa çıkabilmek için”
Devamını OkuTARİH
02 Şubat 2025
“Risk yönetimi gelecekteki kararlarla değil, şimdi almamız gereken kararların geleceğiyle ilgilidir.” -Robert Charette
Devamını OkuTARİH
26 Ocak 2025
Yangında 78 kişinin hayatını kaybettiği Grand Kartal Otel'i ve yangının farklı bir boyutunu, Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Alp Ergör’le konuştuk. Prof. Dr. Ergör, "Öfkeleniyorum. Bu ülkenin birikimi bu değil, çok daha iyisini yapacak insanlar var. Deneyim var…” diyor...
Devamını OkuTARİH
12 Ocak 2025
“Bilimin iyi yanı, siz ona inansanız da inanmasanız da gerçek olmasıdır.” -Neil DeGrasse Tyson
Devamını OkuTARİH
29 Aralık 2024
Geçtiğimiz günlerde yine haberlerin kıyısında köşesinde Gazze’de soğuk hava nedeniyle donarak ölen yenidoğanların sayısının 4’e yükseldiği yazıyordu. Bu haber bile bugüne dek sessiz kalanların ses çıkartmasına yetmedi
Devamını OkuTARİH
17 Kasım 2024
Aile hekimlerinin kendi işini yürütmek için hastaları ile aile hekimlerini karşı karşıya getiren bakanlığın algı oyunlarına artık tahammülleri yok
Devamını OkuTARİH
03 Kasım 2024
Geçtiğimiz Kasım ayındaki altı günlük insani duraklama dışında, tüm yıl boyunca bombardımanın olmadığı sadece iki gün vardı. Her üç saatte bir sivil altyapı vurulurken, her 17 saatte bir çadır ve geçici barınma, her dört günde bir okullar ve hastaneler, her 15 günde bir de yardım dağıtım noktaları ve depoları İsrail ordusunca hedef alınıyor
Devamını OkuTARİH
27 Ekim 2024
“Güya mevcut sosyal güvenlik mekanizmalarının SGK çatısı altında birleştirilmesi, SGK’ya hastane sektöründe hizmetin ve rekabetin yönetilmesi olanağını verecekti. Hatta buna Dünya Bankası tarafından ‘yönetilen rekabet’ gibi bir isim bile verilmişti. Ancak SGK’nın mevcut personel nicelik ve niteliğiyle hastane denetimlerini yapması mümkün değildi. Kamu hastaneleri başhekimlik kurumu üzerinden kendi iç denetimlerini en azından bir ölçüde gerçekleştirebiliyordu. Ancak aynı şeyi tamamen kar odaklı olan özel hastanelerden beklemek zaten akıl dışıydı. Dolayısıyla özel hastaneler tamamen başıboş kaldı ve SGK da bu hastanelere para pompalayan bir tulumba olarak işlev gördü. Bugün yaşadığımız bebek katliamı sorununun özünde bu mekanizma yatar”
Devamını OkuTARİH
20 Ekim 2024
Beyaz önlüğün taşıdığı sembolik anlamın ötesinde, hekimin günlük pratikte nasıl davrandığı, hastalarla nasıl iletişim kurduğu ve profesyonel ilişkilerini nasıl yönettiği, hasta deneyimini ve tedavi sürecinin başarısını doğrudan etkiliyor. Her ne kadar beyaz önlük güven sembolü olarak algılanıyorsa da asıl olan hekimin hasta odaklı bütüncül bir yaklaşımla, hastaya değer verildiğinin hissettirilmesi, yani ‘sen’ söylemini, ‘emir kipini’ bırakmış, empati kuran, konuşurken hastasının gözüne bakan, özetle beyaz önlüğün arkasına gizlenmemiş etik ve insani bir davranışlar bütünü sergilemesidir hastada güveni oluşturacak. Önemli olan beyaz önlüğü çıkartmak değil, nasıl giydiğimizdir
Devamını OkuTARİH
13 Ekim 2024
Bu önlemlerle, 40 haftada ne sonuç alınacağı büyük bir soru işareti. Çünkü, saptanan bir soruna karşı geliştirilen eylem planları sorunun temel nedenlerine yönelik oluşturulmadığında olumlu bir sonuç beklemek, olmayacak duaya “amin” diyerek başlamaya benzer. Bu eylem planından anlaşılan, sorunun baş failinin anne adayları olduğudur. Bakanlık bunu ilk yaptığı kamu spotu ile tescillemiştir üstelik
Devamını OkuDaha Fazla